menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

DEM iktidara ve devlete ortak mı oluyor?

100 19
02.04.2025

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve sonrasında yaşananlar çok önemli. Haliyle tüm dikkatler bu konuya yoğunlaştı. Ama bu arada başka çok önemli gelişmeler de dikkatlerden kaçıyor, kaçırılıyor.

Örneğin Suriye’de HTŞ Lideri Ahmet Şara önderliğinde kurulan yeni hükümet.

Geçtiğimiz aylarda MHP Lideri Devlet Bahçeli PKK açılımını yapmakla kalmadı; Suriye için hem anayasa teklifi hazırladı hem de burada yeni bir parti kurdu.

Sadece ilk üç maddesi açıklanan anayasa teklifinin, “çoğulcu, demokratik ve kapsayıcı bir modele işaret ettiği” yorumları yapıldı.

Bunun dışında Suriye’de de Türkiye’deki gibi Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin kurulmasını tavsiye eden Bahçeli, “Orada çok çeşitli etnik, dini ve inanç gurupları var. Tüm bunların parlamentoda temsil edilmesi hayati önem taşıyor. Hepsinin parti kurabilmesi, hepsinin seçimlere katılabilmesi gerekir. Aldığı oy oranınca parlamentoda yer almaları toplumsal barışa katkı sağlar. Diğer türlü zaten çok sıkıntı çeken Suriye’nin yeni kargaşalara girmesine neden olabilir.” dedi.

Ardından, Suriye’de birilerinin kurduğu partiye “Yeni Hayat Partisi” adını vermesini çok istediğini söyledi.

Bahçeli ister de olmaz mı? Neredeyse 1 ay içinde “Yeni Hayat Partisi”nin kuruluş çalışmalarının başladığı, Suriye’nin geleceğinde önemli rol oynaması beklenen partinin sloganının “barış ve refah için yeni bir başlangıç” olduğu, logosunda da “Hilal, Ebabil Kuşu, Zeytin Dalı ve 3 Yıldız” bulunduğu bildirildi.

Haliyle bu partinin, Araplardan sonra Suriye’nin en geniş toplumu olan Türkmenlerin öncülüğünde kurulduğu/kurulacağı düşünüldü.

Şara’nın birkaç gün önce kurduğu hükümete gelirsek; iktidar medyası, yeni hükümetin “kapsayıcı olduğunu” savundu. Dışişleri Bakanlığı da geçiş hükümetinin kurulmasını memnuniyetle karşılayıp, “Ulusal Diyalog Konferansı’nın düzenlenmesi ve Anayasa Bildirgesi’nin açıklanmasının ardından atılan bu adım, Suriye yönetiminin siyasi geçiş sürecini Suriyelilerin öncülüğü ve sahipliğinde, kapsayıcı bir anlayışla ilerletme iradesini ortaya koymaktadır.” açıklamasını yaptı.

Oysa “adamımız” Ahmet Şara, Cumhur İttifakı’nın tüylerini diken diken eden “LGBT dostu”, “feminist” bir bakanı bile kabineye aldı, ama tek bir Türkmen’e yer vermedi!..

Takip edebildiğim kadarıyla Türkmenlerin yok sayılmasına İYİ Parti ve Zafer Partililer dışında tepki gösteren olmadı.

İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş dedi ki;

“Suriye devriminde en ağır bedeli ödeyen Türkmenlerin Suriye yönetiminde sadece birkaç bürokrat ile temsil edilecek olması kabul edilemez. AKP hükümeti yaptığı açıklamayla Türkmensiz bu kabineden duyduğu memnuniyeti ifade ederken; Suriye’nin bölünmüşlüğünü de hem kabullenmiş hem de altına imza atmıştır.”

Haksız mı? Ve de biz bu filmi aynen Irak’ta izlememiş miydik?!

İmralı’daki teröristbaşının PKK’ya çağrısının üzerinden 34 gün geçti, hiçbir gelişme........

© 12punto