Savaşın ve 30 Haziranın gölgesinde faiz inmez
Her geçen gün ekonomide işler zorlaşıyor. Her ne kadar Mehmet Şimşek, “Program çalışıyor” diye yüzlerce kez tekrarlasa da program çalışmıyor. Enflasyonla mücadele, toplumun geniş kesimlerinin büyük fedakârlıklarına rağmen başarılı olamıyor. İç dinamiklere baktığımızda, önümüzdeki haftanın ekonomide zor kararlar haftası olacağını görüyorduk. İsrail’in İran’ı vurması ile şimdi çok daha zor kararlar haftası olacak.
Ekonominin ve piyasaların kilitlendiği soru şu: 19 Mayıs günü Merkez Bankası, faizleri düşürecek mi? Düşürecekse ne kadar düşürecek?
Para piyasası uzmanları, bu ay Merkez Bankası’nın faizi düşürmeye pek istekli olmadığını, belki yüzde 46 olan politika faizini yüzde 45’e çekebileceğini tahmin ediyorlar. Ama Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası’nın karşısında güçlü argümanlarla güçlü bir faiz indirimi bekleyen geniş bir cephe de var. Bu geniş cephenin muhalif olmadığını aksine, iktidarı destekleyen TOBB, MÜSİAD gibi iş dünyası kuruluşları ile iktidarı destekleyen yandaş medya olduğunu da hatırlatalım.
İran – İsrail gerilimini yazının sonuna bırakarak, önce sanki böyle bir jeopolitik kriz yokmuş gibi değerlendirelim. Sonra üstüne bu çatışmaların neden olduğu ve olacağı jeopolitik riskleri ekleyerek yazıyı tamamlayalım.
Merkez Bankası’na faizi indirin baskısı yapanların üç temel gerekçesine bakalım. Önce şunu hatırlatmak isterim. Bu gerekçelerin bir bölümü haklı olsa bile benim düşüncelerimi yansıtmıyor. Ben tespitlerde bulunuyorum. Benim ekonomik düşüncelerim yazının dipnotunda (1).
1- TÜİK, yüzde 1.5’luk gibi beklentilerin çok altında Mayıs enflasyonu açıkladı. Eğer faiz indirilmezse, demek ki, Merkez Bankası da, toplumun geniş kesimleri gibi, TÜİK’in enflasyonu doğru ölçtüğüne inanmıyor. Merkez Bankası yılsonu enflasyon hedefini üst sınır olarak yüzde 29 açıklamıştı. Yüzde 46’lık bir faiz kendi koyduğu yüzde 29’luk enflasyona göre 17 puan fazla reel faiz vermek (yüzde olarak 13 reel faiz), Türkiye’nin sıcak para tarafından soyulması demektir. Merkez Bankası’nın faiz indirimini pas geçmesi, ya da yüzde 1 gibi bir seviyede indirmesi, toplumda enflasyonist beklentileri artıracaktır.
2- Yüksek faiz nedeniyle, iş dünyası durdu. Sanayide son bir aylık gerileme yüzde 3.1 gibi dehşet bir orana ulaştı. Geniş tanımlı işsizlik bir ayda yüzde 28.8’den 32.2’ye fırladı. Bir ayda 316 bin kişi işsiz kaldı.
3- Faiz indirimi bekleyenlerin en önemli dayanaklarından biri de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 30........
© 12punto
