Tayyip Erdoğan’la konuşma kılavuzu
Şubat ayının sonunda tanık olduğumuz o utanç verici sahneyi hatırlıyorsunuz: Amerikan Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı JD Vance, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’yi kameraların önünde azarladılar ve Beyaz Saray’dan kovdular.
Bu sahneler bütün dünyayı şoka uğratmışken Londra ve Paris’te farklı bir hareketlilik vardı. Bir yandan Britanya, bir yandan Fransa’da yönetim ‘hasar kontrolu’ çalışmasına çoktan başlamıştı ve çözümün Zelenski ile Trump’ın yeniden konuşabilir hale gelmesinde olduğunu biliyorlardı.
Paris ve Londra müthiş bir koordinasyon içindeydi, hemen Zelenski arandı ve ona lisanı münasiple Trump’la iletişim kurma konusunda bazı öneriler yapıldı.
Aslında Zelenski’den hemen önce hem Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron hem de İngiltere Başbakanı Keir Starmer Beyaz Saray’a gitmiş ve Trump’la temelde Ukrayna meselesini konuşmuşlardı.
İki lider yola çıkmazdan önce kendi iletişim ekipleriyle çok ciddi birer çalışma yapmıştı. Mart ayı başında The New York Times gazetesinde yayınlanan bir haberde okuduğuma göre her iki ülke de kendi uzman psikologlarına birer Donald Trump ‘profili’ hazırlatmıştı ve iletişim tekniklerini bu profile bakarak oluşturmuşlardı.
Trump’ın narsist kişiliğinin övgüden ve kendisine yağ çekilmesinden hoşlanması sonucu yarattığı, ona bir şey söylemek için cümleye mutlaka onu överek girmek gerektiği kanaatine varmıştı iki başkent.
Nitekim hem Macron’un hem Starmer’in Oval Ofis’te Başkan Trump’la kameralara da kaydedilen sohbetlerine bakarsanız, iki liderin bu taktiği uyguladığı görülüyordu. Önce Trump’ı överek yüceltiyorlar, sonra da ne talep edeceklerse onu talep ediyorlardı.
Londra ve Paris, bu taktiği kullanmayan Zelenski’yi hızlı bir kursa aldı, hatta onun Amerika’ya yönelik sosyal medya mesajları bile bu iki başkentin denetiminden ve onayından geçerek yayınlandı. Sonuçta Zelenski ile Trump’ın arası bir ölçüde düzeldi.
Bu büyük bir ders aslında. Ne söylediğiniz kadar onu nasıl söylediğiniz de önemli.
Hele karşınızdaki sizi duysun istiyorsanız, nasıl söylediğinizin önemi daha da büyüyor.
Bu ilke gündelik hayattan uluslararası diplomasiye kadar her alan için geçerli bir ilke. İletişimde kullanılan üslup önemlidir.
Buradan........
© 10 Haber
