menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Amerika ve Trump hakkında konuşurken bir şeyi unutmayın: 2029’da Trump yok!

30 0
19.04.2025

Hep birlikte tarihin çarpıcı bir dönemecinde yaşıyoruz.

Son birkaç aydır, Amerika’da Donald Trump’ın başkanlık görevine başlamasıyla birlikte tanık olduğumuz şeyler, biz Türkiye’de yaşayanlar açısından aslında son derece tanıdık.

Amerikan iş dünyasının Trump’a yanaşmak için gösterdiği çabayı da yakından biliyoruz; Trump’ın başkanlığı kendisine şahsi servet edinme çabası olarak kullanmasını da yadırgamıyoruz; Amerikan devlet kurumlarına liyakata değil sadakata bakarak yaptığı atamalar bize hiç yabancı değil; yeni yönetimin hemen hemen her şeyi kendi ideolojik bakışından değerlendirip bu ideolojiyi dayatması tanıdık.

Hatta Trump yönetiminin yaptığı bazı icraatlar bize “akılsızca” ve “Amerika’nın kendisine zarar verici” olarak gözüküyor ya, biz onları da kendi ülkemizden biliyoruz.

Trump’ın ve etrafının yaptıklarının hiçbiri bizi şaşırtmıyor.

Bu seviyedeki aşinalık, Türkiye’de uzun yıllarını ama gizli gizli ama açık açık Ak Parti ve Tayyip Erdoğan’a kızarak geçirmiş olanlara sadece büyük bir hüzün veriyor.

Çünkü bu kesimler açısından Amerika düne kadar “iyi örnek”ti; şimdi bu örnek ortadan kalkıyor.

Daha fenası var: Artık Avrupa da “iyi örnek” olmaktan giderek uzaklaşıyor. Rusya-Ukrayna savaşında Rusya karşısında yalnız bırakılan Avrupa, artık eskinin değerler Avrupası olmaktan uzaklaşacağı izlenimi veriyor.

Bu da Türkiye’nin muhalif kesimlerindeki yalnızlık ve hayal kırıklığı duygusunu daha da arttırıyor.

Kaldı ki bu kesimler için Avrupa her zaman nefes almak için ama kısa ama uzun süreliğine sığınılan bir yerdi, şimdi bırakın vize almayı vize randevusu bile alınamıyor.

O yüzden etrafta karamsarlık had seviyede; tanıdığım çok sayıda insan depresyon belirtileri veriyor.

Dünyamızın özgürlükler bakımın oldukça kötü bir döneme girdiği düşünülüyor ve çoğu insan tünelin ucunda bir ışık da olmadığına inanacak kadar kötümser.

Ben öyle düşünmüyorum.

Nedenlerini bölük pörçük yazmıştım aslında. Ben bugün Türkiye’de yaşananın da, dünyada yaşanmakta olanın da konjonktürel olduğunu ve gelip geçici olduğunu........

© 10 Haber