Trump, ABD Başkanlık koltuğunda, seleflerinde rastlanmayan türdeki icraatlarına 2 Nisan günü bir yenisini ekledi. Ülkenin kurulduğu 1789 yılı ile, Birinci Dünya Savaşı başlamadan hemen önce 1913 yılları arasındaki ABD'yi idealize ettiğini vurgulayan Trump, 124 yıllık bu süre boyunca gümrük duvarları ile korunan Amerikan ulusunun en yüksek refah seviyesinde yaşadığını ileri sürdü. At, buhar makineleri, kömür ve pamuğun ekonomik ilişkilerde belirleyici olduğu bir dönemin özlemini çekmek, Trump gibi eksantrik bir karaktere yakışacak türden bir dünya perspektifi. Keza kendisi yeniden o mutlu günleri geri getirmek için 2 Nisan tarihini “Kurtuluş Günü” ilan ederek dünya piyasalarını 8 Nisan'a kadar allak bullak edecek yeni gümrük vergilerini duyurdu. Yaklaşık 70 ülke, nasıl hesaplandığı hala anlaşılamayan bu vergilerin muhatabı. Türkiye, yüzde 10'luk vergi dilimi grubu içerisinde kalırken pek çok ülkeye göre daha şanslı pozisyonunu korudu. Trump'un bir anda yükselttiği gümrük vergisi duvarı, yalnızca 3 Nisan günü piyasalarda 3 trilyon dolar kayıp yarattı. Tam bir belirsizliğe sürüklenen küresel ekonomi, ham petrolün varil fiyatının 60 doların altına düşmesi yani enerji talebinin de azalmasıyla, Covid-19 salgınından sonra yeni bir durgunluk ( resesyon ) tehdidi ile daha karşı karşıya. Hala ne siyasetçiler ne de uluslararası ekonomi uzmanları, bu kararların hedefine ve neye yarayacağına dair bir izah bulabilmiş değiller. Reuters ve Ipsos tarafından yapılan ankete göre ABD'lilerin yüzde 70'inden fazlası ülkelerinde fiyatların artacağı kanaatinde. Yalnızca yüzde 4'ü Trump gibi fiyatların düşeceğine inanıyor. Ürettiği araçların neredeyse tüm parçalarını ABD dışından tedarik eden Elon Musk ise bu kararın büyük kaybedenleri arasına katılmış durumda. Takvimler 8 Nisan'ı gösterdiğinde hala ABD'nin neyden ve niçin kurtulmaya çalıştığının yanıtı netleşmiş değildi. Ancak o gün yapılan açıklamalarda kanaatimce berraklaşan en azından bir husus vardı. Trump'ın bu gümrük vergisi çılgınlığının altında, Çin Halk........

© Yeşilgiresun