GURBET: YABANCI ŞEHİRLER, TANIDIK HÜZÜNLER
Değerli Okuyucularım; Giresun'dan uzakta olmak, Karadeniz'in serin rüzgârını fındık bahçelerinin kokusunu ve çocukluğunun geçtiği sokakları özlemek demektir. Gurbet; bazen metropolün kalabalığında kaybolmak, bazen bir çay içimlik sohbeti hayal etmek kadar yakıcıdır.
“Orada bir köy var uzakta, o köy bizim köyümüzdür…” Bu satır belki de en çok Giresunlunun yüreğine dokunur. Çünkü o uzakta olan sadece bir köy değil, memleketin ta kendisidir.
Gurbet bir Karadenizli için sadece bir yerden başka bir yere gitmek değildir; kalbinin bir parçasını geride bırakmak demektir. Her ayrılıkta biraz daha büyüyen bir özlemdir gurbet…
Gurbetin en keskin yanı özlemdir. Anneden gelen ”yemek yedin mi” mesajı sesindeki titrek sevgi, memleketten uzakta hissedilen iç çekiştir. “Bir telefon yetmez bazen, sarılmak ister insan.”
GURBETTE GİRESUN'UN SESİ
Giresun…
Yaylaların serinliğiyle, Karadeniz'in hırçın dalgalarıyla, fındığın kokusuyla yoğrulmuş bir memleket. İnsan bir kez solursa bu havayı, başka hiçbir yer tam yurt gibi gelmez.
Gurbete çıkan her Giresunlu bilir bu duyguyu. Sabahları denizin uğultusuyla değil, sessizlikle uyanmak… Bir çay koyarken fındık bahçelerinin sessizliğini aramak… Kaldırımlarda yürürken, bir anda bir kemençenin sesi gelsin diye kulağını dikmek.
Gurbet, bazen daha iyi bir gelecek için çıkılan bir yoldur; bazen mecburiyetle, bazen umutla… Ama her gidenin yüreğinde bir Giresun kalır. Çocukluk anıları, bayram sabahları, yayla yolları, belki annesinin elinden yediği mısır ekmeği…
Uzaktan bakıldığında sıradan bir şehir gibi sananlar olur Giresun'u. Ama bir Giresunlunun yüreğinde orası, memleket değil; bir sevda, bir sığınaktır. Her........
© Yeşilgiresun
