menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

CAN AKENGİN

23 1
01.07.2025

Sevgili arkadaşım Ahmet Hamdi Öğütçü gazeteye yazmamı istediğinde, şimdiye kadar gazete yazısı yazmadığım için tedirgin oldum. Ama sonra bunun bir ödev, bir borç olduğunu düşündüm; Giresun'a, özellikle Yeşilgiresun'a… Işık gazetesi ile birlikte sayarsak (ki öyle gerekiyor bence) 1918'den beri kesintisiz yayın yapan bu gazeteden gelen isteğe uymamak bana değerbilmezlik gibi geldi. O nedenle yazmaya cesaret edebildim. Yazmayı sürdürebilir miyim? Sürdürebilsem de ne sıklıkla yazabilirim bilmiyorum.


İlk yazı için konu seçmek sıkıntılı. Ama benim şansım var. 31 Ağustos 2021, Can Akengin'in 79. ölüm yıldönümü. 1921-1927 arasında yayınlanan “İzler” dergisinin çevrimyazısını yaparken Can Akengin'in bir şiirinin daha önce basılan kitaplarında olmadığını gördüm. Bu kitaplara girmeyen başka şiirlerinin ve düz yazılarının da olabileceğini düşündüm. Ve araştırmaya başladım. Tarih sırasıyla Giresun, Karadeniz, Işık, İzler, Genç Mektepliler, Şen Yuva, Yeşilgiresun, Aksu dergi ve gazetelerini taradım. Bu Gazete ve dergilerde basılıp kitaplarına girmeyen 18 şiir ve 4 düz yazısına rastladım. En çok yapıtı Yeşilgiresun'daydı.


Can Akengin Giresun'un bilinen ailelerinden Bayazıtoğlu ailesinden. 1892 doğumlu. Asıl adı Ömer Avni. Giresun'lu olup Giresun'da yaşayan birçok aydın, yazar çizer, önde gelen insanın arkadaşı. Işık dergisi ile başlayıp Yeşilgiresun'la süren yayın organlarının yayıncısı, İzler'i birlikte çıkardıkları, daha sonraki yıllarda belediye başkanlığı da yapmış olan Nuri Ahmet Cimşit'in çok yakın arkadaşı. Ama Can, hakkında bildiklerimiz o kadar kısıtlı ki. Bu insanlar, arkadaşları, dostları, tanıyanlar, şiirlerini dinleyenler, yakın ve uzak çevresi neden yazmamışlar, konuşmamışlar? Baştan başlayalım:
Yazmaya ne zaman başladığını bilmiyoruz. Ancak, Mart 1910'da yayına başlayan Giresun gazetesinden önce, yazmış olsa bile, yayınlatabileceği bir yayın organı yok Giresun'da. Bu gazete yayına başladığı tarihte de (Mart 1910) büyük olasılıkla Giresun'da değil. 1908'de Trabzon İdadi'sinde başladığı lise eğitimine bir yıl sonra İstanbul'da devam ettiği biliniyor. Yani 1909-1910 eğitim yılında lisenin ikinci sınıfında İstanbul'da. Yaz aylarında Giresun'a geldiği ve gazete ile ilişkisinin başladığı düşünülebilir. Ama Giresun gazetesinin 1910'un yaz aylarında yayınlanan sayıları elimizde yok.


1911 yılı yaz aylarında, liseyi bitirdikten sonra geldiği Giresun'da yazıları yayınlanmaya başlıyor. İlk yayınlanan yazısı 4 Temmuz 1327 (17 Temmuz 1911) tarih ve 102 sayılı Giresun gazetesinde Ö. Melih imzasıyla çıkan “Ulvî Hisler”. Aynı gazetenin 11 Temmuz 1327 (24 Temmuz 1911) tarih ve 103 sayılı nüshasında Ö. Avni imzasıyla Tiyatrodan Gelirken başlıklı yazısı yayınlanıyor. Bu yazının sonunda 25 Kanûn-ı sânî 1327 (7 Şubat 1912) tarihi var. Bu tarih, yazının yayınlandığı gazete nüshasının tarihinden sonra olamayacağına göre büyük olasılıkla yanlış basılmış. Yazının yazıldığı tarih olarak düşünülebilecek bu tarih 25 Kanûn-ı sânî 1326 (7 Şubat 1911) olmalı. Gazete dizilirken yanlışlıkla içinde bulunulan yıl (1327) yazılmış olabilir. Bu varsayım doğru ise Can Akengin'in ilk yazısının Tiyatrodan Gelirken, yayınlanan ilk yazısının Ulvî Hisler olduğu söylenebilir.


İlk yayınlanan şiiri 7 Teşrin-i sani 1335 (7 Kasım 1919) tarih ve 34 sayılı Işık'ta: “Köyde Bir Akşam”. Bu şiirin altında Nisan 326 (Nisan 1910) tarihi var. Yani bu şiir, aynı zamanda, Can'ın bilinen en eski şiiri. Yazıldığı tarihte yayınlanmış mı bilmiyorum. Yayınlanmışsa da Giresun gazetesinde yayınlanmış olmalıdır. Bütün sayıları elimizde olmadığı için kesin bir şey söyleyemiyorum.


Giresun gazetesinin 111, 120, 123, 124, 125, 126 ve 127. Sayıları ile onun devamı olan Karadeniz gazetesinin 2-129 ve 3-130. Sayılarında yazıları olduğunu görüyoruz. Yani Eylül 1911 ile Şubat 1912 arasında sürekli yazmış. O halde Can bu tarihlerde Giresun'da imiş. 102. Sayıdan sonra elimizde olmayan Giresun gazetelerinde de yazısı olması olasılığı çok güçlü.


1912 yılında İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesi'ne başladığı biliniyor. Ama neden bıraktığına dair bilgi yok. Bazı yerlerde savaş yılları neden gösteriliyor. Ancak o yıllarda fakülteler açık ve okulu bitirenler var.


Okulu bıraktıktan sonra Bursa'ya gidiyor. Neden? Anne tarafından akrabasının yanında kaldığı söyleniyor. Ölümünden sonra basılan kitaplarına birlikte fotoğrafı bile konan bu akrabası kim?


Bursa'da âşık olup nişanlandığı kız bu akrabasının kızı mı? Kızın adı neden hiçbir yerde geçmiyor? Şair Can âşık olup nişanlandığı kız için bir satır bile yazmamış mı?


Balkan Savaşları, Birinci Dünya Savaşı, Mütareke yılları ve Kurtuluş Savaşı yıllarında Bursa'da. Zaman zaman İstanbul ve İzmir'e de gittiği biliniyor. Birlikte eğitim için İstanbul'a giden arkadaşları Giresun'a dönüp bir şekilde savaşıma katkı verirlerken Can neler yapıyordu? Daha önce gazetelere yazılar yazan Can, 1912-1919 arası hiç mi yazı yazmadı? Üstelik Bursa yıllarında sürekli edebiyatla uğraştığı, yazdığı söyleniyor; yazdıkları nerede? Basılanlar........

© Yeşilgiresun