menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Vuruşa vuruşa neyi halledecekler?

50 6
19.06.2025

Zamanımızın savaşları kılıç kalkan savaşlarına benzemiyor. Teknolojinin bütün imkânları kullanılıyor ve insanlar, binalar, hayvanlar, canlı cansız ne varsa yok ediliyor.

Teknoloji insana akıl almaz imkân sağladığı gibi insanın varlığını da tehdit ediyor. İnsan öyle bir hâle gelecek ki, bütün işlerini robotlara ve yapay zekâya bırakacak, kendisi ellerini ensesine alacak, şezlonga uzanıp keyfine bakacak... Gerçekten keyfine mi bakacak? “İnsan”ın ve “insanlığın” yok edilişini mi seyredecek? Tabiî fırsatı olursa...

Dünya bir sona gidiyor.

İşte Ortadoğu’nun ortasında bitiveren bir devlet... “Din”i için bütün dünyayı ateşe atıyor.

ABD ve Avrupa’nın bazı devletlerini arkasına alan Netanyahu ve çetesi, Gazzelileri katletti. Hitler’i bile aratan insanlık suçu işledi. Lübnan’da da büyük katliam yaptı. Yemen’e de arada bir uzandı. Şimdi İran dünyada yalnızken gidelim üzerine dedi.

Sonra sıra kime gelecek? Görünen o ki Türkiye’ye...

İran öyle kolay yutulacak bir devlet değil. Ne Saddam’ın Irak’ına ne Esad’ın Suriye’sine ne de Kaddafî’nin Libya’sına benzer.

İran’da yeni rejim 1979’da kuruldu ve kendi içinde vuruşarak, Irak’la vuruşarak ayakta kaldı. ABD’nin düşmanlığı o dönemden beri bütün hızıyla yürüyor. Dinî lider Humeynî iktidara gelince, 4 Kasım 1979'da, ABD’nin büyükelçiliği basılmış, diplomatlar ve diğer sivil personel de dâhil olmak üzere 66 Amerikalı rehin alınmış, bunlardan 52’si 20 Ocak 1981'e kadar bırakılmamıştı.

ABD düşmanlığının........

© Yeniçağ