Günümüzde algıyı iyi yönetmek siyasetteki başarının ön şartı haline gelmiş bulunuyor. Gelişen teknolojik imkanlar, kitle iletişim araçları ve özellikle soysal medya platformları siyaset veya başka alanlarda algı oluşturmak için fazlasıyla ortam sağlıyor. Bu algı bombardımanından kitlelerin etkilenmemesi mümkün olmuyor. Algı yönetimi de aslında iki yüzü keskin bıçak gibi bir araç. Doğru kullanılmayıp iyi yönetilmediği takdirde kullanana da zarar vermesi ihtimal dahilinde. Peki, algı yönetiminin başarısı nelere bağlı? Araştırmacı yazar Salih Levent Uğurlu, “Siyasette Algı Yönetimi” kitabında bu sorunun cevabını ararken somut bir konu üzerinden farklı tespitlerde bulunuyor. Siyasetteki algı yönetimi olgusunu son dönemlerin en kritik sorunlarından olan sığınmacılar bağlamında ele alan Uğurlu’nun konuyla ilgili olarak şu an Silivri’de bulunan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile yaptığı ilginç görüşme de kitabın ilgi çeken bölümlerinin başında geliyor.

“Siyaset, gerçeğin değil, gerçeğin nasıl algılandığının mücadelesidir” tespitinin altını çizen Uğurlu şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Günümüz dünyasında, özellikle göç ve sığınmacı meseleleri, iktidar ve muhalefet tarafından farklı stratejilerle topluma sunuluyor. Peki, sığınmacılar gerçekten kim? Bir kriz unsuru mu,........

© Yeniçağ