menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Egemenlik milletin olmaktan çıktı

26 11
24.04.2025

İçinde bulunduğumuz süreçte, egemenlik topyekûn milletin gücünü ifade etmiyor. Üstelik egemenlik, “barış süreci” bağlamında belki de ikiye bölünmek üzere. Bun tam olarak bilmiyoruz. Çünkü yürütülen sürecin niteliğini bilemiyoruz.

Herkesi ve hepimizi ilgilendiren ülkenin en temel sorunu, milletin bilgisi dışında ilerliyor. Sonunda bakalım ne çıkacak. Hep birlikte göreceğiz.

Gelelim egemenlik meselesine.

Egemenlik kavramı, siyaset biliminde tartışılan bir konudur. “Gerçek ve somut anlamda, sahiden milletin egemenliğinden söz edilebilir mi” diye. Bu tartışma, konumuz dışında. Bizim asıl odaklanacağımız şey, gelişmiş ülkeler ve demokrasilerde var olan millet (halk) egemenliğinin sahiden yürürlükte olup olmadığıdır.

Bu anlamda millet egemenliğinin özünde, hiç şüphesiz “Toplumsal iradenin” hem toplum tarafından yeterince anlaşılıp anlaşılmadığı ve hem de uygulamalarda görünür olup olmadığıdır. Türkiye’de siyasal yapıya, bir harita gibi genel görünüm olarak bakıldığında, iktidar-muhalefet alanının sorunlu olduğunu bilmeyen yok. Siyasal iktidar ve ortakları tarafından muhalefet, neredeyse ülkeye yük, toplumun önündeki engel olarak görülüyor. Bu durumda, milli iradenin iktidar bloku ve oy tabanı meşruiyet alanını içinde, ülkenin diğer yarısı olan muhalefet alanı ise milli iradenin gereksiz kısmı olarak görüldüğünden meşruiyet alının dışında sayılıyor.

Bu tablo karşısında soru şu: Millet egemenliği, iktidar bloku ve seçmen tabanından ibaret midir?

Elbette değildir.
Millet........

© Yeniçağ