Rızayı da zorla örgütlüyorlar!
İktidar, yıllardır yazıklandığı “kültürel hegemonyayı” kurmak için her yolu deniyor. Kendisine muhalif sanatçıları, ajans sahiplerini, TV’ler ve genel olarak medyayı, sosyal medyanın hemen tüm platformlarını yasak, baskı, gözaltı, tutuklama, sansür, son olarak el koyup kayyım atamakla ele geçirmeyi iş edinmiş durumda. Olup bitenler Mussolini dönemine ilişkin gözlemlerini Marksist bir yaklaşımla tezleştiren Gramsci’nin Hapishane Defterleri’ndeki kimi pasajların güncel yansıması duygusu yaratıyor insanda.
“Devlet, zorun yanı sıra rızanın da örgütlenmesidir” der Gramsci. Kriz anlarında rızanın örgütlenmesinin daha zorlu bir iş olduğu açık, ama bir iktidar açısından zorunlu olduğu da. İstikrar dönemlerinden farklı olarak bu dönemlerde “rıza”nın en azından belirli toplumsal kesimler nezdinde nasıl üretilmeye çalışıldığını distopik bir film izler gibi izliyoruz.
Açlık sınırının 28 bin 412, yoksulluk sınırının ise 92 bin 547 TL olduğu bu koşullarda 22 bin TL olan asgari ücrete yüzde 20 en fazla 30 oranında zam yapmayı planlayan iktidar -ki uluslararası kredi kuruluşları önden ilan ettiler- son yapıp ettikleriyle daha da yoksullaşacak olan emekçilere adeta “ekmek yoksa ürettiğimiz düşmanlıklar, sansasyonlar, şok edici operasyonlarla” oyalanın diyor adeta.
Rızayı hem bunlarla hem de sattığı hayallerle üretmeye çalışırken azımsanmayacak bir “sivil seferberlik” örgütlemeyi de ihmal etmiyor. Son günlerde sokakta kadınların giyimine kuşamına müdahale eden kişilere daha sık rastlar olduk. Dün Amed’in Sur ilçesinde 20 kişilik sarıklı-cüppeli-eli sopalı-bıçaklı-silahlı güruh iki kadının yaşadığı evi basarak “burayı terk........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d