Asgari ücret neyin ölçütü?
Sınıf mücadelesinin düzeyi ve sınıflar arasındaki güç dengesi ücret ve bütçe politikalarını doğrudan etkiler. Tersi de geçerlidir… Ücret ve bütçe politikaları sınıflar arasındaki güç dengesinin cisimleşmiş halidir.
Asgari ücret ilk olarak sınıf mücadelesinin ve örgütlü toplumsal gücün basıncıyla uygulamaya konuldu. Kuralsız ücret politikasına bir kural konulmasını o mücadelenin gücü dayattı ve asgari ücret alt bir çıta olarak işlev gördü. Sınıf mücadelesinin zayıfladığı, örgütlü karakteri çözüldüğü oranda sadece Türkiye’de değil tüm dünyada asgari ücret kuralsızlığın, sömürüyü derinleştirmenin temel ölçütü haline geldi. Bütçelerin içeriği de hep bu dengelere göre belirlendi. Örgütlü mücadele güçlü olduğunda, sosyalizmin basıncı bu gücü pekiştirdiğinde devletler vergi politikalarını da topladıkları vergileri nasıl harcayacaklarını da onun basıncı altında belirlediler.
Bunda elbette kapitalist birikim politikaları da etkili oldu. Ki o politikaları uygulanır ya da uygulanmaz kılan da aslında örgütlü mücadelenin düzeyi oldu hep. Nitekim asgari ücrete bugünkü anlamını yani sömürünün daha da katmerlendirilmesinde bir çıta haline gelmesi işlevini kazandıran da neoliberal birikim politikalarının amentüsü olan işçi ve emekçileri örgütsüzleştirmek için çok yönlü bir saldırıya girişmektir. Devrimci örgütlenmelerden sendikalara ve her türlü örgütlenmeye kadar emekçileri atomize etmek için geniş ve kapsamlı bir taarruz olarak yürütüldü bu süreç.
Gelinen noktada örgütlü sınıf mücadelesinin gücünün dile gelişi asgari ücretin 22 bin TL iken bunun taş çatlasa 28 bin TL’ye hadi diyelim 30 bin TL’ye çıkarılması tartışmalarında cisimleşiyor.
Kaldı ki bu rakamları sadece Türk tekelci........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Waka Ikeda
Daniel Orenstein
John Nosta
Grant Arthur Gochin