32 bin sayfalık gerekçeli karar olur mu?
32 bin 630 sayfalık bir balon söz konusu. Tam bir şişirme. Çünkü verili Türk Ceza Kanunu’na göre suç unsuru yok. Şişirmenin nedeni de bu. Büyük şeyler varmış gibi göstermek. Neyse bunlar uzun ve ucu açık konular…
Hüseyin Aykol
Kobanê davasında yargılanan ve halen Sincan 2 nolu F Tipi Cezaevi’nde hükümözlü olarak bulunan HDP MYK üyesi Bülent Parmaksız, 28 Temmuz 2025 tarihli mektubunda şöyle diyor:
“Gerekçeli kararın çıktığını önce basından duyduk. 15-20 gün sonra da bize tebliğ edildi. Bana 11 Temmuz 2025 günü tebliğ edildi. Dijital ortamda verildi. 32 bin 630 sayfayı basılı kâğıt olarak her birimize ayrı ayrı vermeleri zaten imkânsız. Sanırım sanıklardan başka iki binden fazla da müşteki var. Onlara da gerekçeli karar tebliğ edilecekmiş çünkü. Hepsi dijital ortamda yapılır herhalde.
Gerekçeli karara itiraz süresi sadece 15 gün. Avukatım itiraz etmiştir herhalde. Karar çıktıktan sonra partili avukat arkadaşlar geldi. Durumu onlarla görüştük. Kararın kişisel bölümlerini herkese tek tek getirmişler. Benimki de geldi. Baktım, zaten biliyordum. Güleyim mi, ağlayayım mı bilemedim? Tam bir kara komedi. Evde pek çok başka başka kitapların yanı sıra yedi adet Öcalan kitabı çıkmıştı. Onu bile koymuşlar, üyelik delili diye.
Mahkemede, “İstanbul’da ayrı bir örgüt, burada ise PKK üyeliği ile yargılıyorsunuz. Bir karar verin, hangisine üyeyim”, diye sormuştum. (İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden bir davam vardı, o sürede. Dosya 2014’te açılmıştı ve 2025 yılı başlarında zamanaşımı nedeniyle kapatıldı. Hey Tekstil grevine, 1 Mayıs’a katılmayı örgüt üyeliği sayıp, 10 yıl hapis cezası istenen bir garip davaydı.)
19.yüzyılın sonunda Almanya’da ‘Sosyalistlere Karşı Yasa’ diye bir şey çıkarmışlardı. Bizim burada yaşadığımız da ona benziyor. Sosyalist olmak........
© Yeni Yaşam
