menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ezber bozma vakti

11 0
20.08.2025

Hayatın rutinleri içinde kaybolmak kolaydır. Alışkanlıklarımız, düşünce kalıplarımız ve yaşam biçimimiz, bir nevi “ezber” olarak adlandırabileceğimiz bir konfor alanı yaratır. Bu alan, güvenli ve bilindik olsa da, aslında bizi potansiyelimizin keşfinden alıkoyar. İşte bu yüzden ezber bozmak, sadece bir eylem değil, aynı zamanda cesaret ve yenilenme yolculuğudur.

Gelecekte yapmayı planladığınız güzel şeyleri düşünmek ya da geçmişteki güzel anıları zihinde canlandırmak bile zihni temizlemek için iyi bir yoldur.

İçine hapsolduğumuz toplumsal ya da bireysel duvarların en güvenlikli gibi görünen köşeleri; tabulardan, kutsallıklardan oluşur. Ailenin, devletin, vatanın, ırkın, namusun, mülkiyetin kutsallığı gibi…

Bilimsel verilere göre; İnsanların en geri yanları, neredeyse daha doğar doğmaz onların kucağına yığılan, kulağına fısıldanan toplumsal ezberlerdir. Sıkı sıkıya sarıldığımız bu ezberler, aslında hiçbir zaman bilinçli tercihlerimizin bir sonucu değildir çoğu zaman. “Bunlar benim için neden değerli, neden kutsal, neden dokunulmaz?”, soruları sorulmamış ve bu ezberleri bozmaya çalışmamıştır. Sorulsaydı ve samimiyetle yanıtlar aranmaya çalışılsaydı tüm bunların kendini, devleti veya bir ırkı merkeze koyan, kendinden olmayanı ötekileştiren, ona yaşam alanı bırakmayan bir ego manyaklığın sonucu olduğu anlaşılırdı.

Bu durum bulaşıcı bir hastalık gibidir ve genelde toplumların bu hastalık karşısındaki bağışıklık sistemi, bireylerinin ezberleriyle........

© Yeni Yaşam