Değişimin dinamikleri
Siyaset, genellikle yerleşik kurallar, kabul görmüş yaklaşımlar ve kökleşmiş güç dengeleri etrafında döner. Ancak tarihin her döneminde, bu statükoyu sarsan, oyunu yeniden kurgulayan ve hâkim paradigmayı geçersiz kılan aktörler ve hareketler ortaya çıkmıştır.
Oyunu bozmak, mevcut siyasal arenada beklenmeyeni yaparak, işleyişin dinamiklerini kökten değiştirmeyi ifade eder ve bu durum geleneksel siyasetin dışına çıkmayı, gündemi değiştirmeyi gerektirir.
Gündemi değiştirmek ise siyasetin odağını, herkesin konuştuğu ve odaklandığı konular yerine kimsenin söz konusu yapmadığı ya da göz ardı ettiği yeni ve yakıcı bir soruna çevirmek anlamına gelir. Bu durum siyasetin zeminini de değiştirir.
Oyunu bozan aktör, genellikle mevcut oyunun kurallarını çiğnemez, ancak o kuralların en iyi nasıl kullanılacağını veya nasıl anlamsız kılınacağını gösterir.
Bu beraberinde zihniyet kalıplarını yıkmaya giderek paradigma değişiminin yollarının açılmasına da yardımcı olur. Hâkim düşünce çerçevesinin, kabul gören teori ve problem çözme biçimlerinin ötesinde yeni çözümlere kapı aralar.
Siyasi sorunları tanımlamak için kullanılan dili ve kavramları değiştirmek bu süreçlerin olmazsa olmazıdır. Söz gelimi bir sorunu “güvenlik” meselesi yerine “sosyal adalet”........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d