menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Birlik olunmadan ekolojik denge olur mu?

15 0
16.08.2025

Mevsim olarak ekolojik döngünün en sıcak ayını yaşıyoruz. Ama bu sıcaklık ekolojik döngünün yarattığı bir sıcaklık değildir. Tıpkı bir buharlı lokomotifin kazan dairesine sürekli atılan kömür misali, bizim de doğaya saldığımız sorumsuzluklarımız, kötü davranış ve alışkanlıklarımız, toplumsal ahlaktan yoksunluklarımız yaşam alanlarımızın cayır cayır yanmasına neden olmaktadır.

Elbette daha bilinçli, daha organize yakım ve yıkımlar da var. Dolayısıyla bizim onları da göz ardı ettiğimiz düşünülmemelidir. Özellikle Türkiye’de her şeyi ranta dönüştürmüş bir AKP yönetiminin olduğu yerde elbette bunları yok saymayacak ve ona karşı sözümüzü söylemekten geri durmayacağız. Onun rant yöntemi belli: Önce yak, sonra “orman vasfını yitirmiş alan” de ve ranta çevir. AKP bunun için yasa yapmış, kendisini “yasal güvenceye” almış bir yağma, talan ve rant rejimidir. Bu tartışmasız bir doğru. Ama bu yasaları yaparken, toplumun gözünün içine bakarak bunların propagandasını yaparken biz ne yapmışız? Bu soruyu dönüp dolaşıp kendimize sormamız gerekmiyor mu?

Her gün güne Kürdistan ve Türkiye topraklarının hangi bölgesinden yangın haberleri almadan uyanıyoruz? Sadece yangın haberleri de değil, artık orman alanlarının endemik varlıkları ile birlikte insanların da yandığına dair haberleri acaba duymayanımız kaldı mı? Artık bu soruları bizce tersten sormak gerekiyor. Kulağımıza bir şeyler çarpıyor ama onları idrak etmek, algılamak ve bizi harekete geçirmek gibi içsel yanları olduğundan algılamamış, duymamış ve idrak etmemişe vurmamız bilinçli tercihimiz değil mi? Tıpkı fillerin derilerinin kalınlığından ve yağ dokusunun sertliğinden kaynaklı olarak baldırına değen bir........

© Yeni Yaşam