menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kitapsız bir dünya kurulamaz: Avrupa’da gönül coğrafyasına açılan bir sefer

41 0
28.04.2025

Yurt içi ve yurt dışı programlarıma MTO'muzun asistanlarından talebe kardeşlerimi yanıma alıyorum. İki. Üç. Dört, beş… kardeşimizle yol alıyoruz. Onlar için de çok güzel bir tecrübe oluyor bu yolculuklar… MTO merkez yönetimimizde 50 civarında, Türkiye ve dünya çapında 350 civarında yönetici ve asistan kardeşimiz var. Bunlardan uygun olanları, MTO'ya en çok emek verenleri alıyorum yanıma. Bu kardeşlerimizin masraflarını da bizi davet eden kurumlar karşılıyor. Para pul almıyorum bu programlardan, sadece kardeşlerimizin masraflarını karşılamalarını istiyorum. Bu da hoşlarına gidiyor bizi davet edenlerin de.

Önceki hafta Münih'ten Zürih'e ve Lozan'a kadar uzanan bir hafta süren Avrupa seyahatimizle ve programlarımızla ilgili izlenimlerimizi değişik açılardan yazmaya devam ediyoruz. Bugün, MTO'muzun demirbaşlarından parlak asistanlarımızdan Selim Arslan kardeşimizin kaleminden seyahatimizin ve programlarımızın Almanya ayağına ilişkin gözlemlerini sizlerle paylaşmak istiyorum. Zihin açıcı, bereketli okumalar diliyorum.

***

4 Nisan sabahı, yüreğimizde heyecanla, Avrupa'nın göbeğinde medeniyetimizin izlerini sürmek, genç gönüllere umut tohumu olmak için yola çıktık. Avrupa'nın kalbine doğru çıktığımız bu yolculuk, modern dünyanın kuşattığı genç zihinlere bir nefes olmak, medeniyetimizin kayıp izlerini yeniden görünür kılmak içindi. Yol haritamızda şehir ve kentlerden ziyade, hakikat durağına uğrayan gönüller vardı.

Yolculuğumuz, Muharrem Kartancı ağabeyin beni almasıyla başladı. Yusuf Kaplan Hoca’yı da aldıktan sonra Havalimanı’na doğru yola koyulduk. Daha ilk dakikalarda, Hoca'nın kitapçıya uğrama arzusu, aslında bu yolculuğun sadece fizikî bir seyahat olmadığını gösteriyordu. Bu, fikirle dolu bir yürüyüş olacaktı…

Münih Havalimanı’nda bizi karşılayanlar arasında Ayşe Akdağ Hocamız, Yeşim Hanım ve iki genç Yusuf vardı. Yusuf Kaplan Hoca’nın ifadesiyle: “Yusufeyn.” Miraç Camii’nde hep birlikte cuma namazını kıldık. Ardından caminin eğitim sorumlusu Beytullah Hoca ile tanıştık. Gençlerin aile bilinci, sağlam bir evlilik ve kimlik........

© Yeni Şafak