Birleşmiş Milletler’e bir Müslüman genel sekreter olur mu?
Bir hayalim var. Bir vizyon. Şimdiye dek gerçekleşmemiş ama artık düşünülmesi, konuşulması ve çalışılması gereken bir hedef: bir Müslümanın Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri olması.
Bu ülke bugüne değin kariyer alanlarının en zirvesine çıkardı onca kişiyi ama gidip kendi karşılıklarını dünyada arayacak bir vizyon gösteremediler.
Abdullah Gül
boşta mesela. Onca bakan, bürokrat, diplomat, temsilci, genel müdür, banka genel müdürü, sigorta yöneticisi, rektör, başhekim vesaire vesaireden hiçbiri bir adım sonraya geçemedi. Misyonları bitince bir altta kendilerine verilene razı oldular hep.
Yıllardır aynı yüzler, aynı çevreler, içerideki sınırlı menfaatlerin peşinde koşuyor. İçeride ne kadar güçlü olsalar da dışarıya açılmak konusunda futbolcular kadar dahi vizyon geliştiremediler. Gerçi bir dönem
Türk Hava Yolları
bu vizyonu temsil edebilecek bir genel müdür çıkardı ama Hindistan’daki ideolojik blokaj süreci sabote etti.
İş dünyasına da örnek oluşturamadılar haliyle. Herkes içeride sıkıştı. Şarkıcılar da aynı.
Biri istisna;
Ajda Pekkan
…
Bir röportajını dinlemiştim. Uluslararasına açılma fikrinin kariyerinin çok erken döneminde aklına düştüğünü anlatmıştı. Bunu yaparsa alanında bir dünya yıldızı olabileceğini öngördüğünden bahsetmişti. Bu uğurda da Fransa’ya gittiğini ifade etmişti. Ama o günlerde Fransa’ya değil, Amerika’ya gitmiş olsa her şeyin bambaşka olabileceğini sonradan anladığını söylemişti. Meseleyi çözmüştü fakat tam çözümleyip doğru adrese gitmek için ne akıl verecek ne destek olacak kimseyi bulamadığından yakınmıştı. Anlaşılan o ki kendi çağında memleketin vizyonunun çok ilerisindeydi.
Sanırım Ajda o gün başarsa bugün doktor yetişip de yurt dışında dönerciliğe razı gelen vizyonsuzlukların kurbanı olmazdı birçok genç. Ufukları daha geniş olurdu.
Peki şimdi Türkiye için yahut İslam dünyası için hangi........
© Yeni Şafak
