Aksa minberinin yakılışının yıldönümüne doğru: Barguti’ye hapishanede meydan okumanın dayanılmaz sefaleti
ABD’nin meşhur Cumhuriyetçi senatörü Nancy Graham geçtiğimiz günlerde bir konuşmasında İsrail’e yönelik soykırım suçlamalarına ilginç bir mantıkla itiraz etti. Ona göre şayet gerçekten soykırım yapmak istese İsrail’in bunu yapacak teknolojik silah gücü ve kapasitesi bulunuyor. Bunu bir defada yapmadığına göre niyeti de eylemi de soykırım yapmak değil.
Graham’in kastettiği veya onu soykırım eylemine ikna edecek sonuç tek bir Filistinli kalmayıncaya kadar bütün Filistinlilerin öldürülmesi. Tabii soykırımın böyle bir şarta bağlanması da ancak İsrail’e tanınan istisnai imtiyazlardan biri olarak kaydedilebilir. Bu imtiyaza göre Gazze’de iki milyon eksi 1 herkesi yok edinceye kadar beklemeliyiz İsrail’e soykırım suçlaması yapabilmek için.
Buna mukabil Graham Hamas’ın niyetinin de eyleminin de sonuçları ve niyetleri itibariyle değerlendirilmesi gerektiğini ve 7 Ekim’de yapılan girişimin bir soykırım girişimi olduğunu hiçbir kuşkuya veya kendi içinde çelişki duygusuna düşmeden anlatıyor. İsrail’e yapabileceklerinin çok altında katliam yaptığı için bütün insanlığın teşekkür etmesi gerekiyor. Hamas ise yapmak isteyip de yapamadığı şeyler için her türlü cezayı hak ediyor.
İstisnacılık ve imtiyazcılık bir defa aklı mantığı işgal etmeye görsün, insanı çileden çıkaracak bu tür mantıklarla da karşımıza çıkabiliyor. Ama bu savunmalar bir yerde de bir tükenişin, bir sermayeyi tüketişin de tezahürleri. Egemenliğin küstah ve pişkin halleri işi bu raddeye vardırdığında kendi çöküşünü de haber vermeye başlamış olur. Tıpkı geçtiğimiz günlerde Siyonist İç Güvenlik Bakanı aşırılık yanlısı terörist Itamar Ben Gvir’in Filistin direnişinin sembol isimlerinden Mervan Barguti’yi hapishane hücresinde ziyaret ederek onu kameralar önünde tehdit etmesi gibi.
Barguti Filistin davasının karizmatik liderlerinden, son derece etkili eylemciliği ve hitabetiyle Filistin davasının söylemlerini gergef gibi işlemiş isimlerden. Genç ve alabildiğine enerjik yıllarında girdiği İsrail hapishanelerinde yıllardır en ağır şartlar altında tutuluyor. Siyonist bakanın onu tehdit ettiği sahneler sayesinde yıllardır kamuoyuna ilk defa bir görüntüsü yansımış oldu. Bir deri bir kemik kalmış bedeniyle Barguti’yi böyle bir ziyarete veya mizansene........
© Yeni Şafak
