menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Duvarlar üzerine (1)

59 6
30.01.2025

Duvar, herkesin mâlûmu olduğu üzere en sâhici karşılığıyla mühendislik bir elemandır. Binâların veyâ daha geniş ölçekte çeşitli yerleşim yerlerinin hâricî dünyâlardan tecrit edilmesini sağlar. Duvarın en baştaki işlevi,

insanları tehlikelerden korumaktır.

Bu tehlikeler tabiattan gelebilir. Bu tehlikeler aşırı soğuk ve sıcaklar olabileceği gibi yırtıcı hayvanların saldırıları da olabilir. Tehlike aynı zamanda hâricî dünyâların husûmeti âşikâr kanlı düşmanlarından veyâ ne idüğü belirsiz yabancılarından da gelebilir. Duvar burada bizimle dosttur ve koruyucu bir işlev görür.

Târihte hiçbir şey kendi saflığıyla var olamıyor. Duvar da öyle. Nitekim bu kaymalar veyâ sapmalar üzerinden duvarın sayısız metaforu ile karşılaşıyoruz. Meselâ

hapishâne

de duvar ile anlatılıyor. Şeklen ve konfor payını düşerek bakıldığında

dört duvar içindeki evlerimiz ile yine dört duvar arasındaki hapishâneler

arasında herhangi bir fark kalmıyor. Fark belki de sâdece şu, ev tehlikeye karşı kapanmayı, hapishane ise tehlikeli olanın kapatılmasını ifâde ediyor. Ölçeği düşürecek olursak, evlerimizin odalarıyla hücreler arasında da fazlaca bir fark olmadığını hemen kavrayabiliriz. Bizi yabancıya karşı koruyan duvar aynı zamanda bizim hapishânemize de dönüşebiliyor.

Duvarın metaforik çeşitlemeleri hep onun aslî ve müspet işlevlerini gözden düşürebilecek sürprizler doğurur.

Yabancılara karşı bizim güvenliğimizi sağlayan duvar, aynı zamanda bizi hâricî dünyâlara karşı yabancılaştırır da.

Yabancılaşma duygusu çok defâ duvarlara borçludur varlığını.

Duvar içinde, o korunaklı dünyâmızda bir müddet saflığımızın tadını çıkarabiliriz. Ama bunun çok muvakkat bir durum olduğunu unutmamak gerekir.

İnsanın kendini kendisine mahkûm eden saflık,

hele hele bir arzu ve tutkuya dönüşürse onun ruhsal ve zihinsel olarak kuruyup kırılganlaşmasına sebebiyet verir. Bu en başta tabiatta böyledir. Safkan türler arasında en başagelinmez kronik ve genetik........

© Yeni Şafak