menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Çin ve ABD

70 1
03.11.2025

Pek çok kaynak küreselleşmenin nevzuhûr bir gelişme olduğunu ifâde eder. Bu târih itibârıyla doğru bir değerlendirme değildir. Küreselleşmenin hikâyesi, çok gerilere gider. Bizzat sömürgeler ağının varlığı küresel bir niteliğe sâhiptir. Bunun arkasında da sermâyenin genişlemesi (expansion of capital) hâdisesi rol oynamıştır. Kapitalizmin birikim/yatırım süreçleri ile genişleme/dolaşım süreçlerinin birbirinden hayli farklı olduğunu düşünürüm. İlki, yâni birikim boyutu, tıpkı merkantilist tecrübede olduğu üzere ne kadar kıskanç ve kapalı bir mâhiyet taşıyorsa diğer en az o kadar açılımcıdır. Hâsılı kapitalizm tabiatı icâbı küreseldir.

Pekiyi o zamanlar ihtiyaç duyulmayan küreselleşme kavramına ne için son son seneler zarfında ihtiyaç duyuldu? Bunun sebebinin evvela tekno gelişmeler olduğunu söyleyebiliriz. Bizzat ve bizâtihî küresel bir dinamiğe olan kapitalizm , yeni teknolojik imkânlarla iş ve işlemlerini hızlandırma ve geliştirme fırsatı buldu. Buradan hareketle merkez kapitalist merkezler dünyâ artığını daha kolay çekebileceklerdi.

Ama her şey bununla sınırlı değildir. Aynı devirlerde sermâyenin genişleme süreçlerinde çok mühim bir kırılma yaşandı. Pek çok yerde ifâde ettiğim ve defaatle yazdığım üzere sermâye, târihin gaz formunu meydana getirir. Yâni târihin katı formunu meydana getiren devlet ve sıvı formunu ifâde eden uluslardan farklıdır. Sermâye uçucudur. Diğer formlarla, yâni devletlerle ve uluslarla kurduğu ilişkiler ancak arzuladığı verimlilik oranlarını muhafaza etmesine bağlıdır. Eğer sermâye ve emeğin verimlilik oranları düşme temâyülü kazanırsa sermâye bulunduğu yerleri terk eder. Nitekim sermâye birikim târihi bu tarz yer değiştirmelerle doludur. Bir zamanlar Hollanda, Fransa ve İngiltere birikimin merkezleri iken II.Umûmî Harp neticesinde bayrağı ABD devralmıştı.

Sermâyenin yer değiştirmelerinde, bir zamanlar için İbn-i Hâldun’un devletlerin hâkimiyet târihleri için yapmış olduğu üzere, zamansal bir ortalama bulmak hayli zordur. Bunun için kriz /savaş târihlerine müracaat etmekten başka bir yol yoktur.........

© Yeni Şafak