İsrail terör örgütü olmaktan öteye geçemedi
İsrail, 1948’de İngiltere’nin kolonyal mirası üzerine kurulduğu günlerden itibaren girdiği savaşlarda çok hızlı hareket etti. Çünkü İsrail, Anglosaksonların İkinci Dünya Savaşından tesis ettiği küresel sistemin en önemli unsurlarından biriydi ve bu yeni yerleşimci kolonyal yapının ayakta kalması onlar için çok önemliydi. Bunun için İsrail’in yayılmacı saldırganlığını teşvik ettiler ve savaş durumunu belirli zaman aralıklarına sıkıştırdılar. Böylelikle İsrail’i uluslararası baskıdan kurtarmak mümkün olacaktı. Sistemin ayakta kalması için bölgesel unsurların ikna edilmesi de son derece önemliydi. İngiltere ve ABD bir yandan bölge ülkelerini baskılarken diğer taraftan İsrail’i özellikle silah bakımından teçhiz ettiler. Aslında bu durum Filistin’in tarihî topraklarında İngiltere tarafından tesis edilen neokolonyal sistemin devamından ibaretti. İngiltere manda yönetimi Yahudi yerleşimcilerin iskânına zemin hazırlarken kelimenin tam manasıyla bir himaye rejimi oluşturmuştu. Manda ve himaye rejimi aynı sistemin iki yüzüydü. Bu dönemde Siyonist örgütlerin Filistinlilere yönelik terör eylemleri de inanılmaz hızlıydı. Yerleşimciler yeni alanlar kazanırken Filistinlileri baskı altına almak İngiliz yönetiminin işiydi.
İngiltere’nin himaye rejimi altında Siyonist terör örgütleri tarafından hayata geçirilen terör eylemleri, İsrail kurulduktan sonra devlet çatısı altında sürdürüldü. Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de devamlılığın sebepleri üzerinde çok fazla durulmamıştır. İngiliz kolonyalizminin mirası üzerine kurulun İsrail’de........
© Yeni Şafak
