Herkes yeteri kadar çıplak mı?
“Modern insan özgürlüğü talep ederken özgürlüğün getirdiği sorumluluğu pakete dâhil etmek istemiyor. Bu, otomobil kullanma özgürlüğünü talep edip, trafik kurallarına uymayı kabul etmemeye benziyor” demişti bir dostum. Bugünkü yazım aslında tam olarak bununla ilgili.
Bugün kapitalizmin birinci dereceden mağduru olmayı hiç önemsemiyor gibi davranan kadınlar, olabildiğince frapan giyinerek ve estetik sektörünün birer mümini haline gelerek kendilerini birer arzu nesnesi ürün haline getirirken aynı zamanda imkânsız bir amacın da peşine düşüyorlar: Kendileriyle kimin ilgileneceğini seçmek. Oysa market rafındaysanız etiketinize kimin bakacağınızı seçemezsiniz. Marketteki herkes için bir ürünsünüzdür zira.
O imkânsız pozisyonu birlikte anlamaya çalışalım. “Kadın”ın günümüzde “ben dilediğimi giyeceğim, sen de bana bakmayacaksın” olarak özetlediği yaklaşım, hem kadınlar açısından sahici değildir hem de erkekler açısından imkânsızdır. Kadınlar açısından sahici değildir zira “kadın” tam da kapitalizmin kendisine kodladığı şekilde giyinip var olarak hem bir “arzu nesnesi”ne dönüşmek hem de kendisiyle kimin ilgileneceğini verdiği bu mesajla belirlemek istemektedir. “Kendisine kimsenin bakmadığı kadın”, kapitalizmin belirlediği standartlara göre ölümle eşdeğer bir anlam taşır, bunu biliyoruz artık. Ancak burada hem “bakılan-arzu edilen-takip edilen” olmayı istemenin hem de kendi görüntüsüyle ilgili olarak hiçbir sorumluluk taşımamanın çelişik olduğunu fark etmemek mümkün mü?
Meselenin “kadın” açısından “ben istediğim gibi giyinirim. Aptal erkekler bana bakamazlar” cümlesiyle atlatılması pekâlâ mümkün. Zira burada ve buraya kadar haklı bir cümle bu… Değil yarı çıplak giyinmiş olması, çırılçıplak da olsa herhangi bir erkek herhangi bir kadına “arzu nesnesi” olarak bakamaz, bakmamalı. Herhangi bir kadın da herhangi bir erkeğe bakamaz. Bu, çok temel bir ilkedir herkes açısından. Ancak kadın aynı zamanda kapitalizmin bütün unsurlarıyla bir arzu nesnesine dönüştürüldüğü ve ancak “kendisine bakıldığında” var olabileceği öğretildiği için aynı zamanda “bakılmanın sonsuz........
© Yeni Şafak
visit website