menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Susabilsek belki de anlayabileceğiz!

73 2
20.02.2025

Bu işi de estetikçiler mi yapıyor bilmiyorum ama birçokları dilinin kemiğini aldırmış gibi konuşuyor bugünlerde. İyi bilmediği meselelerde sükutu seçen temkin ehli pek fazla kimse kalmadı. Bir meseleyi iyi bilmediğini bilen de azaldı iyice. Dolayısıyla araba yüküyle konuşulan ortamlarda incir çekirdekleri hiç olmadığı kadar boş kalıyor. Yüzlerce söz söyleme sırası alan var, eveleme gevelemeden, bin kere söylenmiş tekerlemeden, cehaleti açık eden gevezelikten başka söylenen pek bir şey yok. Sadra şifa bir şey çıkmayınca bu laf kalabalığı koca bir gürültüye dönüşüyor ve her yeri işgal ederek ömrümüzü tüketiyor.

“Bir şey olup herkes bir an sustuğunda her şey daha anlamlı geliyor son zamanlarda bana” dedi yanındakine. “Öyle vallahi!” dedi yanındaki, “keşke birileri yılda en azından bir günü ‘Susma Günü’ filan ilan etse de azıcık kendimizi duyabilsek!”

İvan Gonçarov meşhur ‘Oblomov’unda sayıları gittikçe artan bir insan tipi hakkında tespitlerde bulunuyor: “Her duydukları üzerinde inceden inceye fikir yürütürler, ama aslında hiçbir şeyle de candan ilgilendikleri yoktur. Ha böyle........

© Yeni Şafak