“Uçuruma doğru dolu dizgin”
Vaktiyle doğruluğundan kesin şekilde emin olduğunuz şeyler hakkında bugün hâlâ aynı yerinizi koruyor musunuz? Ben pek azı için bunu söyleyebilirim. Geri kalan meselelerde fikrim epeyce ve çoğu zaman esastan değişmiş durumda. Dün düşündüklerimin bugün tamamen tersini düşündüğüm meseleler de var. Oysa neredeyse her zaman her konuda bulunduğumuz noktayı gerçeğin nihai noktası olarak kabul etmek gibi bir hal üzereyiz çoğumuz. Böyle olunca yanılmak kaderimiz oluyor kaçınılmaz olarak. Öyle, çünkü zamanın bir yerinde kendi hayatımızın getirilerinin, kendi edindiğimiz tecrübelerin hayatın bütünü için doğru fikirler verdiğine inandırıyoruz kendimizi. Sonra varlığından belki haberdar bile olmadığımız değişkenler bütün tabloyu değiştiriyor ve biz geçerliliğini yitirmiş keskin kanaatlerimizle ortada öylece kalakalıyoruz. Herhangi bir meselede bu türden acele fikirlere kapılmanın tolere edilebilir bir yanı olabilir; ancak hayatın doğrularını ve yanlışlarını belirlemede bu acele fikirlerin bizi sürükleyebileceği yerlerden gerçekten endişe etmeliyiz. Her insanın böyle dramatik yanlışlara düşmemek için birikimi, çapı, münderecatı ne olursa olsun mutlaka fikirlerinin değişmez kaidelerle sağlamasını almaya ihtiyacı var.
Gai Eaton (Müslüman adıyla Sidi........
© Yeni Şafak
