menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İlk yüzleşme: İhramın cebi yok

29 10
06.06.2024

Hac yolculukları ve hacıların hatıralarından çok etkileniyorum. Yayan ya da binekle çıkılan ve aylarca süren yolculuklar yüreğimi titretiyor. Şunun şurasında 150 yıl öncesine kadar develerle gidiliyordu kutsal topraklara. O uzun yolculuklarda kim bilir ne anılar ne gözlemler birikiyordu.

Tarık Buğra’nın ilk senaryosu, Yücel Çakmaklı’nın ilk yönetmenlik deneyimi olan ve Türkiye’den hacca giden bir kişinin serüvenin anlatıldığı “Kâbe Yollarında” isimli belgesel film 1969 yılında çekilmişti ve kayıptı. Milli Sinema Akımı’nın da ilk filmi olma özelliği taşıyan eserin kayıp olduğunu yapımcı Ali Osman Emirosmanoğlu’nun bir röportajından öğrenen Fatih Ketancı, filmin el ilanını bir mezatta görünce hemen satın alıp Ali Osman Bey’le irtibata geçti.

Filmin ortaya çıkması ve Avrupa’da gösterilmesi üzerine, dostum ve kamuoyunun Hac Hatırası arşivcisi Fatih Ketancı’yı aradım. Heyecanla anlattı. İzlemek üzere sözleştik, bu arada ben de Hacca yayan giden birinin hatıratı var mı diye sordum. “Çok hatırat var ama yayan giden birinin bildiğim kadarıyla yok, ben bir bakayım” dedi. Bir saat sonra aradı ve Ahmet Muhtar Büyükçınar Hocaefendi’nin hatıratında Hacca gitmekle ilgili sarsıcı bölümlerin olduğunu söyledi ve ekledi: “O kitabı okumalısın. Baştan diyeyim, okurken gerçekten yorulacaksın ama her sayfasında hayretine hayretler eklenecek.”

Bu kadar tahrikten sonra nasıl okumayayım? Ahmet Muhtar Hoca’yı biliyordum, kendisi İslam akaidinin önemli eserlerini Türkçeye kazandıran son dönemin önemli ilim adamıydı.

Hatırat geldi, tam 950 sayfa ve büyük cilt. Okumaya başladım ve hoca henüz 6 yaşını........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play