menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sevr benzeri kuşatma

9 21
10.03.2025

Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde yayımlanan 26-08-2012 tarihli yazısıdır

Ülkemizin siyasi, hukuki, kültürel, sınai ve siyasete bağlı olarak daha da içinden çıkılması zor bir krize dönüşen ekonomik sorunları hepimizce bilinmektedir.

Bu meselelerimizin hemen hepsi, çok defa misalleriyle izah ettiğimiz gibi dış kaynaklıdır. Zira, yeni bir dünya keşfedercesine yeni bir dünya düzeninden söz edildiği günümüzde Türkiye, bu düzenin ve denge arayışları çerçevesinde uluslararası emperyalist güçlerin menfaat ve nüfus çatışmalarında odaktır.

Ülkemiz ekonomik çıkar çatışmalarının, ideolojik çatışmaların ve Hilal-Haç savaşından doğan dinler mücadelesinin belirleyicisi olmuştur.

SSCB'nin yıkılmasından sonra Doğu Akdeniz'den Hazar Denizi'ne kadar uzanan ABD, Avrupa ve Rusya'nın üzerinde büyük hesapları olan Türkî Cumhuriyetlere karşı bulunduğumuz noktada bir tamponuz.

Tarih boyunca onlara aynı milletten, aynı dinden bir baş olan bizleri, bugünkü dağınık hallerinden toparlayacak tek güç olarak gören Türkî halkları, Batı, uyguladığı misyonerlikle bağlantılı etnik, kültürel ve ekonomik taktiklerle Türkiye'den uzaklaştırmanın gayretindedir.

Onlara bu yolla yaklaşırken, bize de "Sizi AB'ye alacağız" yalanını söyleyerek hem Avrupa kimliğinin içinde kontrol ve asimile etmeyi, hem de Türkî Cumhuriyetlere baş olabilme yeteneğine ve kudretine sahip ülkemizin bölgesel bir güç olmasını engellemeyi planlamaktadır.

Üzerimizde oynanan projelerin bir yönü budur.

Dine dayalı bir çok ideolojinin kesiştiği nokta da yine ülkemizdir.

Büyük Ermenistan hayalinde Kuzeydoğumuzda Ermenistan; Türk dünyasına lider olduktan sonra sıcak denizlere inme hayalleri kuran Rusya; ucu Kıbrıs'a kadar uzanan Megalo İdea'sından asla vazgeçmeyen Yunanistan'ın Enosis ideali; Arz-ı Mevud'u gerçekleştirmek için her yolu deneyen İsrail; basit su meseleleri yüzünden teröre bile destek vermekten çekinmeyen Suriye ve Irak; komşumuz görünen, esasen en büyük düşmanımız olan ülkelerdir.

Bunlara, gerçekleştiremedikleri Sevr'i tekrar uygulatmaya uğraşan Batı'yı da eklersek, bize bizden başka dostun olmadığı iyece anlaşılacaktır.

Türkiye'nin içinde ve komşu sınırında Kürt meselesini, Güneydoğumuzda yaşayan Kürt vatandaşlarımızın müstakil devlet diye bir sorunu olmamasına rağmen, devamlı gündemde tutan ABD ve İngiltere'nin tavrı bu gayeleri uğrunadır.

AB'ne adaylık çerçevesinde Kıbrıs'ın Ege'nin, Güneydoğu'nun üyelik şartımız için halledilmesi gereken........

© Yeni Mesaj