Kızılderililerden Ortadoğu'ya aynı senaryo
Amerika Birleşik Devletleri, emperyalist gayelerini kaynaklara çökme ve ticari olarak yürütme üzerine inşa etmiştir. Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız, Milli Ekonomi Modeli kapsamında para politikasını anlatırken Amerika'nın dünyada en fazla cari açık veren ülke olduğu halde ABD'nin kağıdı boyayarak dolar haline getirdiğini, dünyaya ihraç ettiğini ve insanların da çalışıp çabalayarak bu kâğıdı para haline getirdiğini tespit etmiştir.
Son günlerde Büyük Ortadoğu Projesinin (BOP) özel anlamda da Arap Baharının son perdesi oynanıyor. ABD emperyalizminin hedefinin bizzat bu topraklara çökmek olduğu net olarak ortaya çıkmış oldu. Trump, Gazze bize ait derken kendi niyetini değil, ABD politikasının ne olduğunu açıklıyor. Emperyalist devletler bunu ilk defa yapmıyor. Bu bize Musul meselesini hatırlatıyor. Birinci Dünya Savaşı'nın bitiminde Osmanlı ile İtilaf Devletleri arasında Mondros Mütarekesi, yani Ateşkes Antlaşması imzalanıyor. Bu anlaşmaya göre Musul, bizim devlet sınırlarımız içinde yer alıyor. Buna rağmen İngiltere Musul'a çöküyor. Dış ve iç dengeler ile oynuyor neticede Musul üzerinde mandaterliği ele geçiriyor. Daha Birinci Dünya Savaşı devam ederken (1916) İngiltere ve Fransa kendi aralarında Sykes-Picot anlaşması ile Ortadoğu coğrafyasını paylaşmaya karar veriyorlar. Burada ne........
© Yeni Mesaj
