menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Altına aldanma

33 19
09.05.2025
24 Mart 1926'da Cumhuriyet döneminin ilk petrol kanununun çıkarılmış, ülke sınırları içerisindeki tüm petrolün arama ve işletme haklarını üstlenmiş, Osmanlı Devleti döneminden kalan yabancı işletmelere ait imtiyazlar tümüyle son bulmuştur.

1933 yılına gelindiğinde ise Petrol Arama ve İşletme İdaresi isimli bir işletme kurulmuş ve petrol arama çalışmaları için kuyular açılmıştır.

1935'te bu işi Maden Tetkik ve Arama (MTA) Enstitüsü üstlenmiştir. MTA Enstitüsü'nün çalışmaları, Siirt'in Raman bölgesinde gerçekleşen sondajda sonuç vermiş ve Türkiye'nin ilk petrol kuyusu bu bölgede açılmıştır.

Bunu 1942 yılında Batman Rafinerisinin kuruluşu izlemiştir. Bölgedeki çalışmalar DP döneminde petrol kanunu kabul edilene kadar devam etmiştir.

1954 yılında 6327 sayılı kanun ile 150 bin lira sermayeli "Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı" kurulur.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı 2009 yılında isim değişerek TP Petrol Dağıtım A.Ş. olmuş ve 2017 yılı Nisan ayında Zülfikarlar Holding'e satılmıştır.

Tarihler 2015 idi ve Sayın Erdoğan, 'bizim petrol kuyularımız yok, doğalgaz rezervlerimiz, yer altı zenginliklerimiz yok' diyordu.

Aynı Erdoğan bugün, 'Türkiye'yi doğalgaz ve petrol arama alanında küresel bir aktör haline getireceğiz'.

Âcizane soruyorum: 22 yıldır neden getirmediniz?

Sayın Erdoğan diyor ki; 'İlk açıkladığımızda muhalefet partilerinin "her seçim öncesi petrol buluyorlar" diyerek alay ettiği Gabar'da günlük üretimimiz 81 bin varili geçti.

Bugüne kadar Gabar'da toplam değeri 2 milyar dolara yaklaşan 26 milyon varilin üzerinde üretim gerçekleşti.'

Osmanlı döneminde bile buralarda petrol çıkarılırken bugün muhalefeti suçlamak nasıl bir mantık ile izah edilebilir?

Altın

Bu ülkede, Bağımsız Türkiye Partisi ebedi genel başkanı Merhum........

© Yeni Mesaj