menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kıbrıslıtürk Toplumu’ndan Kayıplar Komitesi’ne 120 bin Euro bağış…

8 1
11.10.2025

Kıbrıs'taki Kayıp Şahıslar Komitesi (KŞK), 9 Ekim 2025 tarihinde Kıbrıslıtürk toplumundan 120 bin Euro destek aldı... Kayıplar Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada devamla şöyle denildi:

“Bu rakam ile Kıbrıslıtürk toplumunun 2006’dan günümüze KŞK’ya sağladığı mali yardımın toplamı 803 bin Euro'ya ulaşmıştır. Bu bağışlar, Komite'nin kayıp şahısların kalıntılarının tespit edilmesi ve ailelerine iade edilmesi amacına katkıda bulunulmakta; uzun yıllardır aileleri etkileyen belirsizliğin sona erdirilmesini hedeflemektedir.

KŞK, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun iki kararında yer alan bir mekanizma kurulması çağrısının ardından, Kıbrıslırum ve Kıbrıslıtürk toplumları arasında varılan bir anlaşmayla, Nisan 1981'de Birleşmiş Milletler himayesinde kurulmuştur.

Kıbrıs'taki kayıp şahısların gömülü oldukları yerden çıkarılması, kimliklendirilmesi ve ailelerine iadesine ilişkin KŞK Projesi 2006 yılında aktif olarak işlev kazanmıştır ve Avrupa Birliği projenin ana mali destekçisi olmaya devam etmektedir.

Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum kayıplardan, şu ana kadar toplam 1,057 kişi kimliklendirilmiş ve usulüne uygun bir cenaze töreni düzenlenerek ailelerine teslim edilmiştir. Kayıp Şahıslar Komitesi, iki toplumlu yürütülen bu projeyi sürdürebilmek için bağışçı desteklerine ihtiyaç duymaktadır.”

“Gazze’de öğretim yılının başlangıcı: Eğitim sistemi darmadağın oldu…”

Ahmed Kamal Junina/INDEPENDENT

Geçtiğimiz ay, Gazze'deki El Aksa Üniversitesi'nde öğrencileri karşılamam gerekirdi. Bunun yerine… kendimi kalabalık bir internet kafede, internetin müsaade ettiği anlarda çevrimiçi ders verirken buldum. Bu dersler bazen jeneratörün uğultusu ve klavye sesleri eşliğinde kısa, sakin anlarda yapılıyordu. Bazen de uyarıların ardından kısa sürede alanı tahliye etmem gerektiği, aralıklı elektrik kesintileriyle uğraştığım ya da üzerimde drone’ların vızıldadığı ve uzaktan ambulans sirenlerinin duyulduğu ani kaos anlarında gerçekleşiyordu.

Üniversite kampüsü yıkıldı, kütüphane enkaza dönüştü, derslikler yerle bir oldu. Sevdiklerimin öldüğüne veya yaralandığına dair sürekli haberler alıyorum, şimdiye dek geniş ailemden 41 kişi öldürüldü. Yine de İsrail'in Gazze şehrine düzenlediği kara harekatı etrafımızda sürerken bile hayat ve işler durmuyor…

Gazze'de hayal edilemeyecek koşullara rağmen eğitim sürüyor. Keder ve korku içinde bile öğrenme arzusu dinmiyor. Gelgelelim her gün, bunun için yürek parçalayıcı şekilde gerçek bir bedel ödeniyor.
Öğrenciler, internet ne zaman kısa süreliğine de olsa çalışsa hemen bana ulaşıyor. WhatsApp mesajları, aceleyle kaydedilmiş sesli mesajlar ve bağlantının sağlandığı kısa anlarda çekilmiş, elle yazılmış ödevlerin fotoğrafları geliyor. Gazze'de akademik yılın başlangıcı artık böyle: Eğitim, elektrik kesintileri arasında veya gökyüzünden gelişigüzel yağan kurşunların altında bir araya getirilen parçalara indirgenmiş durumda.

Bu durum, eylülün Gazze’de bir zamanlar ifade ettiği anlamla tam bir tezat oluşturuyor. Çocukken, okulun açıldığı dönem nefes kesici bir heyecan ve beklenti dolu bir merasimdi. Okulun açılmasına birkaç hafta kala babam beni Gazze'nin en eski pazarı olan Zaviye Çarşısı’na götürür, okul malzemeleri alırdı; kalemler, defterler, şeker kokulu silgiler ve yeni bir sırt çantası. Eve döndüğümüzde, kardeşlerim ve ben yeni defterlerimizi özenli şekilde koruyucu kaplarla sarardık.

Eylülde okula dönmesi gereken üç çocuğun ebeveyni olarak, halihazırda kaybedilenlerin ve bunun onların geleceği için ne anlama geldiğinin dayanılmaz ağırlığını hissediyorum…. Sadece kendi çocuklarım için endişelenmiyorum. Bütün bir nesil için endişeleniyorum. Gazze'de 650 binden fazla öğrenci üç yıldır eğitimden mahrum çünkü okulların yüzde 97'si hasar gördü (432'si doğrudan vuruldu) ve çoğu halihazırda aşırı kalabalık barınaklar olarak kullanılıyor. Üniversiteler de kısmen veya tamamen yıkıldı; onbinlerce öğrenci, ulaşmak için çok çalıştıkları yüksek öğrenimden mahrum kaldı. Bu yıkım okulların çok ötesine uzanıyor. Birçok öğrenci okullarına asla geri dönemeyecek, bir zamanlar günlerini şekillendiren tanıdık koridorlarda asla yürüyemeyecek. 7 Ekim 2023'te savaş........

© Yeni Düzen