“Tekke Bahçesi’nde kazılmayan yerleri kazsanız ne olur yani? Bilmediklerimiz mi çıkacak ki korkuyorsunuz?”
Kayıp yakını Raif Toluk, CYTA’daki işinden 22 Aralık 1963’te “kayıp” edilen babası Mehmet Raif’in de gömülü olduğu düşünülen Tekke Bahçesi’nde kazılmayan yerlerin kazılması için çağrıda bulundu.
Kayıp yakını Raif Toluk, sosyal medya sayfasından çağrıda bulunarak “Tekke Bahçesi’nde kazılmayan yerleri kazsanız ne olur yani? Bilmediklerimiz mi çıkacak ki korkuyorsunuz?” dedi.
Raif Toluk, şöyle yazdı:
“22 Aralık 1963’ten bugüne 22 Aralık 2025’e kadar 62 sene geçti… Tekke Bahçesi’nde gömülü dediler. Yarısını kazdılar ve bazı şehitlerimizi buldular. Tüm şehitlerimizin ruhları şadolsun.
Bir zahmet o kazılmayan yerleri de kazsanız ne olur yani. Bilmediklerimiz mi çıkacak ki korkuyorsunuz? Kayıplar bellidir. İki tarafın da vardır. Yeter artık. Mehmet Raif “shift work” (“vardiya usülü”) çalışıyordu. Telgraf memuru idi. O gece işe gidilsin dedi iki tarafın liderleri. O da kalabalık ailesi için işine gitti. Ne yapacaktı? O geceden bugüne hiç haber alınamadı.
Evlatlar çocukken bugün en küçüğümüz 70 yaşında. Annem ve bir ağabeyim, bir de torun rahmetlik oldular. Biz de öteki tarafa gitmeden ne olduğunu öğrenmek istiyoruz. Artık gayret sarfedip bulun, başka ne yazalım?”
“Sen de mi Çetin abi? Ali Çetin Özçetin abi artık yok…”
Ulus IRKAD
Çetin abiyi daha önceleri de ailece tanıyorduk. Annem babam Baf’ta yeni evlendiklerinde onların mahallelerinde kalmışlar (Baflı Gazeteci Talat Taşer’in evi) ve o bölgede bulunan Salihevlatlar, Ramadan Salim Hocalar aileleriyle hatta aynı aileden Üstün ailesi ile de sıkı temaslar kurmuşlardı. Bu ailelerin Baf’ın saygın ve büyük aileleri olduklarını da belirtmem lazım. Sözünü ettiğim yıllar 1950’li yılların başları olmalı. Tabi, bu arada rahmetli babam, 1958 yılında TC Elçiliğinin sağladığı bir bursla Ankara’ya gidip İngilizce öğretmeni olarak geri gelmiş ve Baf Kurtuluş Lisesi’nde öğretmen olmuştu (1960). Geldiği zaman İlkokul’da okuttuğu çoğu öğrencisini de ortaokul ve lisede tekrar okutacaktı.
BAF’A 2,500 İNSAN GÖÇETMİŞTİ…
Çetin abi, kardeşleri ve tüm ailesi, sanırım 1963 çatışmalarından sonra Lefkoşa’ya göçetmişlerdi. O dönemde Baf’ta Rum tarafı dediğimiz ama 1963 öncesi Türklerin de meskun olduğu bölgelerden Baf’a 2500 insan göçetmiş ve bu göçmenlerin çoğu ya Kıbrıs dışına, ya Lefkoşa, Limasol veya başka kazalara gidip yerleşmişlerdi. 1963-64 çarpışmaları da Kıbrıslıtürkler’in çok fazla endişelenmelerine sebep olmuş ve Baf Türklerinin yarısı kadar bir nüfus da o zamanlar böyle dağılıp gitmişti.
AİLE BAĞLARIMIZ HEP SÜRDÜ…
Çetin abi (Ali Çetin Özçetin) 1973 yılında o yıl Ağrotur üssünde işçi olarak çalıştığından dolayı, Baf’ta bizi ziyaret edecekti, hatta bir öğle yemeğinde bizimkiler onu misafir de edeceklerdi. 1974 yılından sonra Lefkoşa’da çalışan Çetin abi bu arada 1975 yılında gene anne ve babamı Mağusa’da ziyaret edecek ve aynen 1973’te olduğu gibi anne ve babamla komşuluk yaptıkları sırada anılarını paylaşacaktı. Tabi ki babamın da hem İlkokulda hem de ortaokulda öğrencisi olduğundan onunla okuldaki anılarını da depreştirecekti. 1970’li yıllarda annesi rahmetli Hatice abla da (ismini öyle hatırlıyorum) gene Baf’a gelmiş ve bizi de ziyaret etmişti. Onun daha sonraları rahmetli olduğunu duyacaktım. Çetin abinin daha sonraları abilerini de tanıyacaktım hatta hatırladığıma göre bir abisi de Girne’de yaşamaktaydı. Bir abisinin de Lefkoşa’da yaşadığını ve bu insanların son 40 senenin içinde rahmetli olduklarını da duyacaktım. Gene Çetin abinin ablası Neşe abla ile öğretmen olan eşinin de birbiri ardından rahmetli olduklarını da biliyorum. Onlar Mağusa Maraş’ta yanı başımızda bir bölgede yaşıyorlardı.
BANA BİLGİ VERMEK İÇİN TELEFON EDERDİ…
Arada sırada görüntülü telefonlarını alırdım Çetin abinin. Benim gazetelerdeki Baf hakkındaki yazılarımı okur ve bana bilgi vermek için telefon ederdi. Yaklaşık üç sene önce yanına gitmiş ve ondan hem ailesi, hem Baf, hem de........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel