menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Hükümetin acil durumlarda bile Kıbrıslıtürk toplumuyla işbirliği yapma konusundaki isteksizliği, kabul edilemez ve anlaşılmazdır…”

10 5
28.07.2025

Yeni Kıbrıs Derneği, yangınlar nedeniyle Kıbrıslıtürkler’in yardım önerilerinin reddedilmesine tepki göstererek “Kıbrıslıtürk toplumunun yardım teklifini geri çevirme, kabul edilmez bir karardır” şeklinde açıklama yaptı.

Yeni Kıbrıs Derneği’nin açıklamasında şöyle denildi:

“Yeni Kıbrıs Derneği, Kıbrıs hükümetinin Limasol ve Baf ilçelerini vuran yıkıcı yangınlar dolayısıyla Kıbrıslıtürk toplumunun yardım etme teklifini geri çevirme yönündeki kabul edilemez kararı için duyduğu hayal kırıklığını dile getirmektedir.

Kıbrıs'ın -gerçek ve mecazi anlamda- yandığı bir dönemde, ortak vatanımızı vuran trajediden duydukları acıyı ve yardım etmeye hazır olduklarını her şekilde dile getiren yurttaşlarımızın yardım teklifini kabul etmeyip işbirliği yapmayı reddetmeleri, bir başka kabul edilemez siyasi duruştur.”

“GÜVENSİZLİK POLİTİKALARI…”

“Kıbrıs hükümet yöneticileri, ülkemizin kurtuluşunu her şeyin üstünde tutmak yerine, Kıbrıslıtürklere karşı sürekli olarak güvensizlik politikaları uygulamakta ve bu da Kıbrıs sorununun çözümüne ve iki toplum arasında güven ilişkilerinin geliştirilmesine katkıda bulunmamaktadır.

Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis'in 3 Haziran 2025'te "Bu yılki yangın sezonu Kıbrıs Cumhuriyeti'ni her zamankinden daha hazırlıklı ve güçlenmiş buluyor" şeklindeki kamuoyuna verdiği güvencelere rağmen, gerçekler onun yanıldığını acı bir şekilde kanıtladı, ayrıca hükümetin acil durumlarda bile Kıbrıslıtürk toplumuyla işbirliği yapma konusundaki isteksizliği kabul edilemez ve anlaşılmazdır. Yardımların reddedilmesi, yıkıcı yangınlarla mücadele için değerli zamanın çalınmasını ve kurtarılabilecek malların kaybını ve insan hayatlarının tehlikeye atılmasını önlemiş olabilirdi.”

“İNSANİYETİN ÜSTÜN GELMESİ GEREKTİĞİNİ DESTEKLİYORUZ…”

“Yeni Kıbrıs Derneği, iki toplum arasındaki işbirliğinin bir zorunluluk olduğunu ve ülkemizin çözümü ve yeniden birleşmesi için bir anlaşmaya varma çabalarına önemli bir katkı sağladığını vurgulamaktadır. Ayrıca, milliyetçilik ve rekabeti besleyen politikalara karşı mantık, dayanışma ve insaniyetin üstün gelmesi gerektiğini destekliyoruz.

Tüm Kıbrıslıların güvenliği, yaşamı ve ortak geleceği, yalnızca nihai bölünmeye katkıda bulunan ve ortak bir vatanda yeniden birleşme vizyonunu daha da uzaklaştıran milliyetçi politikalar tarafından baltalanmamalıdır.”

KIBRIS BARIŞ KONSEYİ’NDEN ÇAĞRI…

Öte yandan Kıbrıs Barış Konseyi de bir çağrıda bulunarak şöyle dedi:

“Kıbrıs Barış Konseyi'nden yıkıcı yangınlarla ilgili duyuru: Kıbrıslırum ve Kıbrıslıtürk gönüllü örgütlerine doğal çevreyi ve ortak çevre mirasımızı koruma ve rehabilitasyon çağrısı!

Kıbrıs, tarihinin en büyük doğal afetini, iki can kaybı, yaralanma ve büyük maddi hasarla sonuçlanan yangını yaşıyor. Yaşanan insani kayıplardan duyduğumuz üzüntüyü ifade ediyor, mağdur yakınlarına en içten taziyelerimizi iletiyoruz.

Yok olan 120 kilometrekarelik bir alanı kaplayan ormanlık alan, tarım ürünleri, nadir nehir kıyısı bitki örtüsü ve çok sayıda yerleşim yeri trajik bir manzara oluşturuyor. Geçim kaynaklarını, mallarını ve mülklerini kaybedenlere en derin üzüntülerimizi ifade ediyoruz.

İtfaiyecilere, pilotlara ve binlerce gönüllüye özverili ve fedakâr çalışmalarından dolayı hayranlığımızı ve şükranlarımızı ifade ediyoruz.

Kıbrıslıtürk toplumunun gösterdiği büyük dayanışma dalgası, halkımızın zor zamanlarda birlik olduğunu ve Kıbrıs'ı bölünmez bir bütün olarak gördüğünü de kanıtlıyor.

İki toplumun bölünmüşlüğü geleceğimiz olamaz. Doğal çevreyi korumak ve sürdürülebilirliğini sağlamak için ortak faaliyetlerimizi sürdürmeliyiz. Çevre sorununu Kıbrıs toplumunun, Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin temel önceliği olarak öne çıkarmak görevimizdir.

Kıbrıs Barış Konseyi Çevre örgütlerini ve diğer ilerici örgütleri, doğal çevreyi ve paha biçilmez çevre mirasını rehabilite etme yolundaki büyük çabada iş birliği yapmaya çağırıyor.”

*** YÜREKTEN GELEN BİR ÇAĞRI…

“Aynı alevde yandık, aynı umutla doğabiliriz…”

Birgül Kılıç YILDIRIM

O gün gökyüzü suskundu.

Oysa biz, onun ağlamasını bekledik.

Bir damla yağmur düşseydi toprağa,

belki ateş dinerdi…

belki umut biraz daha yaşardı.

Ama gökyüzü bile sessiz kaldı.

Kara dumanlar sardı ufku.

Rüzgar, sadece yaprakları değil, dualarımızı da........

© Yeni Düzen