“Bir Gidiş, Bir Dönüş: İki yurdum var benim…”
Eylem ÖZKARAMANLI
(Yaşamını Barselona’da sürdürmekte olan değerli arkadaşımız Eylem Özkaramanlı, Kıbrıs’ı ziyaretinden hissettiklerini kaleme aldı…Bu yazı yurdundan uzakta yaşamak durumunda bırakılan pek çok Kıbrıslı’nın hislerine tercüman oluyor… Teşekkürlerimizle paylaşıyoruz… S.U.)
İki yurdum var benim
Şu an
Hep iki iki gittik
Eğitimle, Ankara ile başladı yolculuk
Kıbrıs’a tatillerde dönerdim ancak öğrencilik ruhu var ya, evim yine Kıbrıs idi
Dönüp dolaşıp hep Kıbrıs
Sonra Amerika’ya taşındım, ilk yıllar zorluydu; yine öğrencilik, yine Kıbrıs’a gidiş dönüş
Yurdum Kıbrıs da ilk yıllar
Derken yerleştik! İki yurdum oldu sanki... iki evim...
Oradayken sanki Kıbrıs yok... yurdum Amerika
Kıbrıs’tayken de sanki hiç bırakmamışım gibi evimi, odamı
KENDİ ODAMDA UYUDUM…
Haspolat’ta doğdum ben
Çok şanslıyım, annem babam hâlen çocukluk evimizde oturuyor ve benim odam hiç bozulmamış, beni bekliyor her gittiğimde
Son üç haftadır da evimde, kendi odamda uyudum
Her sabah donatılmış kahvaltı masamızda incir vardı, babamın taze topladığı
Anneciğim Kıbrıs yemekleri yaptı her gün, her gece
Teyzelerim ve komşular tabak tabak yemek getirdiler, severiz diye
Halalarım elleriyle neler neler yaptılar, yedirip içirdiler, sarıp sarmaladılar bizi
İşte öyle bir şey Kıbrıs’ım, evim
Hiç kaçmamışım gibi idi aileyle, arkadaşlarla olmak
Konfor alanımda olmak desek daha doğru ya
Konfor alanından çıkmadıkça mutluluk... ama olmaz, yetmez
ARABA KULLANMADIM, KORKTUM!
Misal
Ben araba kullanmadım, korktum!
İnsandan çok araba var, kural yok, öfke var, sabırsızlık var, acelecilik vardı yollarda
Korktum
Gece ben camlar açık uyumayı severim, alışamadım gitti klimaya
Uyuyamadım ben neredeyse üç hafta
Kedi köpek kavgaları
Ezan sesleriyle köpek ulumaları
Çok acıdım, çok ama çok üzüldüm sokak hayvanlarına
Köyümdeki yapılaşmaya şahit oldum
Saçma sapan beton
Saçma sapan
Pislik
O sadelik gitmiş sanki, her bir karışı ucuz betonlaştırma çabaları
Kalabalık ama ne kalabalık
Ekonomiye hiç girmeyeyim, 14 yaşında kızım bile “dolandırma” lafını öğrendi
Her şeye rağmen memleketim
Ailem, arkadaşlarım, canlarım
Çocukluğum, gençliğim... yine dönerim ben adaya, dedim soranlara
Dönerim
De
Geri gelir mi kaybettiğimiz yıllar?
KALPTEN İSTEYEREK DÖNER MİYİM?
Kalpten isteyerek döner miyim şu anda iki çocuğumla?
Karmaşık duygular
Bu sabah döndük ikinci evimize
İspanya’ya
Tamamen farklı bir kültür ve toprak, Akdeniz olsa da
Varır varmaz ferahlik hissettik, burada da 30° olmasına rağmen
Yollar açık, yeşil iki taraf (şimdilik)
Aktık sanki evimize, rahat ulaştık
Sıra ve düzen
Ve kural
Ve kurallara uyan bir çoğunluk
Kurallara herkes uyuyor diye bir şey yok zaten
Çoğunluk uyuyunca bir şekil uymayanı koruyor, göze batmıyor
Bir şekilde sistem onu da içine alıyor
Ve kurallara uymayanlar, zamanla bedelini ödüyor gibi
Çoğunluğun davranışı, düzeni ayakta tutuyor
Ve bu düzeni koruyan bir yapı var burada
Hiç girmeyeyim yine politikaya, pek anlamam, yanlış kelimeler kullanmayayım
Benim yazılarım kişisel tecrübe ve hislerimden ibaret
Evimdeyim şimdi, Barcelona’da
DÜN KIBRIS’TAYDIM, BUGÜN BARCELONA…
Dün Kıbrıs’taydım, bugün Barcelona
Kuş misali ya insan
Nasıl olur bu kadar değişik hisler, tecrübeler
Dün Kıbrıs evimdi
Bugün Barcelona
Yarın işbaşı
Sanki daha bir huzurluyum burada
Doğa, sessizlik, yeşil ve düzen
Yaşam kalitesi
İçim burkuluyor bunları yazarken
Yaşam kalitesi düşmüş canım Kıbrıs’ımda
Ne para ne pul
Yaşam alanlarımız kısıtlanmış
Düzen elden gitmiş
Sağlık hakkımız yok kadar az
Eğitim hakkımız ayrı
Yollar malum
Ekonomi?
Peki ne kaldı geriye?
Değerlerimiz?...
Peki nereye kadar? Bir nesil sonra o da gider mi acaba?
Bu satırlar ilk aklıma gelenler
Hepimizin kafasını kurcalayan konular bunlar
Bana özel değil, ne de sana
Yazıyoruz işte göre göre durumu
BARCELONA’DAN KIBRIS’A SELAM OLSUN…
Birileri gerçekten çabalıyor
Bir şeyler değişecek diye
Hadi inşallah
İnşallah
Hadi bir şeyler değişmeye başlasın
Ada belki azıcık dönüşür
Yük azalır, canım Kıbrıslı yaşamaya başlar
Nefes alır
Yaşam hakkı ona geri gelir, huzurunu bulur bir........
© Yeni Düzen
