Ağaç Baltaya Demiş Ki…
Düşündükçe insanın ağırına gider… Hade, solcu olduğumuz için bizi eskiden Moskova’ya yollatırlardı, oranın rejimi değişince de Güney’e yollatırlardı; Serdar Dektaş’ı nasıl gönderirler Güney Kıbrıs’a, nasıl sürmek isterler Kuzey Kıbrıs’tan?!
Yapan kimler, söyleyen kimler, yollatan kimler?! Temmuz 1974’den günümüze Kuzey Kıbrıs’a gelip yerleşenlerden gerici-yobaz-şeriatçı cemaatlere üye olanlar ve onların kulvarında siyaset yapanlar… Yani, Temmuz 1974’den sonra gelenlerim tamamı değil; buralara kök salamamış olanlar, buralarda buralı gibi olamamış olanlar, buralarda buralıları kabullenememiş olanlar, buralardakileri burada istemeyenler…
Ayırımcılık mı yapıyorum? Hayır, kesinlikle hayır… Ayırımcılığa uğradığımız için, kimlerin bize ayırımcılık yaptığını gördüğüm için böyle diyorum… Ve bizi buralardan yollatanlar da sadece Temmuz 1974’ten sonra gelenlerin bazıları değil, bizden olanlar da var… Bizden olanlar kendi özel ve kişisel çıkarları için, mevki-makam hırsı için, siyasi güç hırsı için, Türkiye’yi yönetenlere yalakalık yapmak için kökü dışarda gerici-yobaz-şeriatçı cemaatlerle birlikte oluyorlar…
Düşündükçe insanın ağırına gider… İngiliz bizi buralardan yollatamadı… Adayı Osmanlı’dan aldıktan sonra ve Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra İngiliz Sömürge İdaresinin Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs’ı terk etmeleri için yaptığı uygulamalar ve baskılar birçok Kıbrıslı Türkü Türkiye’ye göç ettirdi ama kökler gene bu adada kaldı. Aralık 1963 olaylarından sonra Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türklere uyguladığı baskı, tehdit ve terörler bazı Kıbrıslı Türklerin adadan göçünü yarattı ama kökler gene bu adada kaldı… “Vardık, varız, var olacağız” dedik… Ama kendi kimliğimizle, örf-adet-geleneklerimizle burada varlığımızı........
© Yeni Düzen
