“Yüz oyum olsa…”
Girne’de bir gece yarısı…
Üç arkadaş deniz kenarında oturuyoruz.
İnsan, denize yakın olunca biraz daha kolay iyileşiyor.
Üç arkadaşız; bir de kimi anlarda sohbete katılan hocamız var.
“Bu gece bana asla siyaset konuşturamazsınız,” diyor, sadece dinliyorum.
İki arkadaşımdan biri siyasete epeyce uzak…
Her seçimde oy verdiğini anlatıyor ama kendini herhangi bir siyasi kimlikle tanımlamıyor.
Kızgın ama hâlâ değişime dair bir umudu var.
Sandığa gitmeyi neredeyse kutsal görüyor.
Diğer arkadaşımın geleceğe dair hiçbir beklentisi kalmamış.
Öfkeli!
Şimdiki yönetimi “bu kadar beteri hiç olmamıştı” diye tanımlıyor.
“İradesiz, sinik, ezik…”
Ama…
Bu ülkenin artık yönetilebileceğine de inanmıyor.
Sandığa gitmeyecek, kararlı…
Ailesinde “Ulusalcı” çok kişi var; kimileri üst düzey görevlerde.
Buna da öfkeli: “Hesabını bizden soruyorlar, sanki onlara oy vermişim ya da yöneten benmişim gibi…”
Hocamız Demokrat Partili…
Belediye seçiminde Murat........
© Yeni Düzen
