menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

"Tutuklanır mıyız?" endişesi: Hukuki zemin ne diyor?

8 1
27.05.2025

Avrupa Birliği Hukuku Uzmanı Dr. Latif Aran’la yeniden mülkiyet davaları, ceza tehdidi ve olası senaryolar üzerine

Kıbrıslı Türkler arasında, son günlerde artan bir tedirginlik hâkim: “Rum malında yaşamak suç sayılacak mı?”, “Yargılanır mıyız?”, “Tutuklanır mıyız?”

Mülkiyet meselesi üzerinden şekillenen bu kaygılar yeni değil ama peş peşe gelen davalar, uluslararası yakalama emirleri ve ceza tehdidi, gündemdeki sorulara yeni bir ağırlık kazandırdı.

Avrupa Birliği Hukuku Uzmanı Dr. Latif Aran’la bu soruların yanıtlarını aradık.

Davalar aynı değil: Hukuk ve ceza ayrımı önemli

Dr. Aran, en başta kamuoyundaki karışıklığı düzeltmek gerektiğini söylüyor: Kıbrıs Cumhuriyeti’nde açılan tüm davalar aynı değil. Bunlar iki ana gruba ayrılıyor: Hukuk davaları ve ceza davaları.

Hukuk davaları, bireylerin özel mülkiyet iddiasına dayalı açtığı ve taşınmaza yapılan tecavüzün durdurulması ile tazminat taleplerinden oluşuyor. Bunlar bireysel başvurularla mahkemelere taşınıyor. Orams davası bu alandaki ilk örneklerden biri; İngiliz bir çiftin Lapta’daki Rum taşınmazı üzerine villa inşa etmesi nedeniyle açılmıştı. Benzer bir dava kısa süre önce İskele’de açıldı, davalılar arasında dört Kıbrıslı Türk de yer aldı.

Bu davalarda tutuklama ve hapislik gibi cezai bir yaptırım yok. Yalnızca taşınmaza yapılan müdahalenin durdurulması ve tazminat talebi var. Taşınmaz adanın kuzeyinde olduğu için mahkemenin vereceği hükmün uygulanma olasılığı da yok.

“Bu kararın tazminat ile ilgili kısmı, AB’ye üye herhangi bir devlette tanıma ve tenfiz işlemine tabi tutulabilir” diyor Latif Aran…

Yani tazminat için davalı kişinin Kıbrıs Cumhuriyeti veya bir başka Avrupa Birliği ülkesinde banka hesabı, taşınır ya da taşınmaz bir malı olması gerekiyor. Ancak o durumda tazminatın icra yoluyla tahsili mümkün olabiliyor.

Ceza davaları: Yedi yıla kadar hapislik tehlikesi

Asıl endişe yaratan kategori ise ceza davaları.
Kıbrıs Cumhuriyeti Fasıl 154 Ceza Yasası’ndaki 303A ve 281. maddeler bu alanda uygulanıyor.

303A maddesi, 2005 yılında yasaya eklendi. Kuzeydeki herhangi bir Kıbrıslı Rum’a ait taşınmazının satılması, kiraya verilmesi, ipotek edilmesi veya üçüncü kişilere kullandırılması “dolandırıcılık” suçu kapsamında değerlendiriyor ve yedi yıla kadar hapis cezası öngörüyor. Bu madde, yalnızca fiili kullanım değil, bu eylemlerin reklamını yapmak ya da teşvik etmek gibi tanıtım faaliyetlerini de kapsıyor.

Diğer yandan, 281. madde daha eski, İngiliz döneminden kalan bir düzenleme. “Yasa dışı tasarruf” suçunu tanımlayan bu madde 2025 yılında güncellenmiş haliyle beş yıla kadar hapis ve 10 bin Euro’ya kadar para cezası içeriyor.

Emlakçılar yargılandı, yakalama emirleri çıkarıldı

Macaristan uyruklu iki emlakçı, 303A maddesi uyarınca yargılanıp ceza aldı.

İddia şuydu: Rum taşınmazları üzerine yapılan evlerin........

© Yeni Düzen