Masadan Kaçış, Mülkiyet Krizi ve Kıbrıslı Türklerin Geleceği: Değişim Vakti Geldi
Cumhurbaşkanımsı Ersin Tatar’ın BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Özel Temsilcisi Maria Angela Holguín Cuellar ile yaptığı görüşme sonrası sarf ettiği “Üçlü görüşmeye gerek yok, mal-mülk sorunları çözülmeden fayda sağlamaz” sözleri ile Hristodulis ile görüşmeyi reddetmesi, aslında Kıbrıs sorunu müzakerelerinde diplomasiye kapılarını kapattığının ilanıdır. Bu kaçış sadece siyasi bir geri adım değil, Kıbrıslı Türklerin çözüm sürecindeki aktif ve eşit özne olma iradesinin yok sayılmasıdır.
Tatar, önceleri inşaat sektöründeki yatırımcıları gerçeklikten uzak şekilde tuhaf bir yaklaşımla yüreklendirirken; bugün mülkiyet konusunda yaşanan tedirginlik ve tutuklama sorunu karşısında masadan kaçıyor. Bu tavır, Kıbrıslı Türk halkının hak ve adalet arayışına duyulan saygısızlığın somut göstergesidir.
Mülkiyet sorunu yıllardır Kıbrıs’ın en karmaşık, en sancılı meselesi. Ancak bugün geldiğimiz noktada, mülkiyet sorununu daha da derinleştiren, uluslararası standartlardan sapmayı alışkanlık haline getiren ve çözüm umutlarını tüketen asıl sorumlu, Ersin Tatar’ın izlediği siyasettir. Çözümden uzak, uluslararası hukuktan kopuk bu siyaset hem Kıbrıslı Türklerin geleceğini karartıyor hem de Kıbrıs sorununun çözümünü imkânsız hale getiriyor. Kıbrıs Rum liderliğinin karşı hamle yapmasına gerek kalmadan, daha doğrusu ona pas atarak topun kendi........
© Yeni Düzen
