Çürümeye karşı tek çare, değişim / tek çare, çözüm ve barış…
Kıbrıs Türk toplumu, tarihinin en belirsiz ve güvensiz dönemlerinden birini yaşıyor. Gerek adanın kuzeyindeki teslimiyetçi yönetim gerekse bölgedeki ve Ortadoğu’daki hareketler, toplumun geleceğinin bugünden şekillendiğini gösteriyor. Ancak toplum liderliği görevini icra ettiğini zanneden cumhurbaşkanımsı Ersin Tatar, bu noktada ne bir varlık gösterebiliyor ne de bir yol haritası çizebiliyor. Aksine, adeta bir seyirci gibi olup biteni izlemekle yetiniyor.
Bu durum, Kıbrıs Türk toplumunun ciddi bir bilinmezlik ve güvensizlik içinde ilerlemeye çalışmasına yol açıyor. Uluslararası hukuktan kopuk hayali politikalar ve içteki yolsuzluk, liyakatsiz işe alım ve siyasi atamalar ile çürümüş hükümet yapısı, toplumu dünyadan daha da izole bir hale getiriyor. İçerisinde bulunduğumuz bu karmaşık süreç, Kıbrıs Türk toplumunun geleceğini etkileyen derin sonuçlar doğuruyor. Özellikle gençler geleceğini bu adada tahayyül edemiyor.
***
Tabi ki Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin Kıbrıs sorunu üzerindeki etkileri de göz ardı edilemez. İsrail’in Filistinlilere uyguladığı zorbalık, Suriye’deki belirsizlikler ve Doğu Akdeniz’deki enerji mücadelesi, Kıbrıs’ın jeopolitik önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Yakın zamanda gerçekleşen Hindistan – Pakistan çatışmaları da cabası. Ancak bu önemin farkında olan uluslararası güçler, Kıbrıs Cumhuriyeti ile ilişkilerini her geçen gün daha da derinleştirirken, kuzeydeki yönetim tam anlamıyla uluslararası alandan soyutlanmış bir şekilde var olabileceği yanılgısı ile hareket ediyor.
Bölgedeki dengelerin değişmesinde sadece yerel politikalar........
© Yeni Düzen
