Gürültülü yalanlar, sessiz hakikatler
Eskiler ne güzel söylemiş; “Keskin sirke küpüne zarar.” Bugün etrafımıza şöyle bir baktığımızda bu sözün haklılığını ne kadar sık gördüğümüzü anlamak zor değil. Kalbi hasetle, dili nefretle, zihni ise çekememezlikle dolu olanların kendi içlerinde verdikleri savaşı büyük ibretle izliyoruz.
Hayat bazen bir tiyatro sahnesi gibi… Ve ne yazık ki bu sahnede en iyi rolü, “masumiyet maskesi” takanlar oynuyor. Yüzünüze gülerken arkanızdan iş çevirenler, samimiyet postuna bürünmüş riyakarlar, dürüstlük kisvesi altında ikili oynayanlar… Zannediyorlar ki o maske hiç düşmeyecek. Zannediyorlar ki sahte gülüşlerinin ardındaki karanlık niyetler hep gizli kalacak.
Oysa bilmiyorlar ki hakikat, er ya da geç ortaya çıkmak gibi güzel bir huy taşır.
Çıkar ilişkileri üzerine kurulmuş dostluklar pamuk ipliğinden farksızdır; ilk rüzgârda kopar. Kendi menfaatleri uğruna başkalarının yoluna taş koyanlar, hasetlerinin esiri olanlar, aslında kendi çöküşlerini sessizce ördüklerinin farkında bile değildirler. Bugün........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein