menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ye’cüc ve Me’cüc çağında mıyız? (2)

8 16
previous day

Zülkarneyn’in Seddi

Bediüzzaman Hazretleri (ra) bu seddin külliyetinden bir ferdinin Çin Seddi olduğunu beyan eder1; fakat şu kesin tespitini de kaydetmeden geçmez: Sedd-i Zülkarneyn, müfsidlerin şerlerini def’etmek için yapılmış büyük bir sed ve cesim bir duvardır.2 Hazret-i Zülkarneyn bu seddi “nübüvvetkârâne irşâdâtıyla” binâ etmiştir.3

Hz. Üstad’ın bu ifâdelerinden, Zülkarneyn’in tavır ve hareketlerini nübüvvete daha yakın bulduğunun anlaşılabileceğini; binâenaleyh, Zülkarneyn’in (as) nebî olabileceği hususunda bir ip ucu alınabilir.

Kur’ân’ın küllî ve geniş olayları birer örnekte nazarlara sunduğunu, buradan hâdisenin benzerlerine intikal edilmesinin ve belli hisseler çıkarılmasının aklen daha kolay olacağını beyan eden Bedîüzzaman Hazretleri (ra), Kur’ân’ın kıssaları hisse alınması için zikrettiğini, bu kıssaların Kur’ân’ın maksatlarına münâsip noktalarının seçilerek hayat ukdeleri hükmünde ana maksada bağlanması gerektiğini, hâdisenin detaylandırılması değil, hisse alınmasının önemli olduğunu vurgular.4

Ye’cüc ve Me’cüc ile sedd-i Zülkarneyn hadisesinin de, küllî efrâdı içerisinde bir ferdi teşkil ettiğini, meselâ Ye’cüc ve Me’cüc’ün bozguncu ve şerîr sıfatlarıyla kıyâmete yakın yeniden çıkacağının ve dünyayı fesada boğacağının da sahih rivâyetlerde........

© Yeni Asya