“Hak yalnız benim mesleğimdir” diyemezsin
Lütuf ve Tevazu
Bu altın satırlar, Müslümanlık içinde her camianın bir diğer camiaya saygı göstermesi, varlığını tanıması, küçümsemekten, yok saymaktan ya da din dışına atmaktan uzak durmasının önemli bir ihlâs düsturu olduğunu işler. Muhteşem bir düsturdur. Kardeşlik ve uhuvvet bağının önemli uçlarıdır. Yaşanırsa Müslümanlar barış içinde olurlar ve yanlış olan yanlışını tokatla değil, lütufla bulur ve lütufla düzeltir.
Doğru olan da gurur ve riyaya girmeden, kardeşinin inancında lütufla ve tevazu ile tasarrufta bulunur. Böylece Müslümanlar doğrulukta yarışırlar, yanlışlıktan uzaklaşırlar. Birbirlerini dışlamazlar. Barış ve sevgi içinde olurlar. Bundan hak, doğruluk ve kardeşlik kazanır.
Ama herkes kendi mesleğini görür, başkasının mesleğini tanımazsa, inkâr ederse veya yok sayarsa, bu durumda yanlışlık, husumet ve adavet kazanır.
Hak Başkalarında da Olabilir
Bu ihlâs düsturu söyler ki, insan diğer hususlarda olduğu gibi, inanç konularında da bencil yapılı........
© Yeni Asya
