menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İhtilâlcilerin sivil anayasa vaadi

12 31
04.06.2025

12 Eylül İhtilâli’nin yakın tarihimizin en büyük cinayetlerinden olduğunu kabul etmeyenler, buradaki ifadelerimizi anlamada elbette zorluk çekeceklerdir. Yazımızda tarafgirliğe, duygusallığa ve magazinselliğe girmeden; mantık düzeyinde kalmaya inşaallah gayret edeceğiz.

“12 Eylül” dediğimiz hadisenin, küresel çerçevede ittifak etmiş Neoliberal ve Neocon koalisyonun, Marksist Kemalistlerin yardımıyla gerçekleştirdikleri bir cinayet olduğunu çokça ifade ettik. İhtilâlin Türkiye kahramanları arasında bulunan askerler ve sivillerin, ABD’deki küresel ihtilâlcilerle ve Pentagon’daki Troçkistlerle olan irtibatları, bundan sonra yoğunca yazılacaktır. Bize göre Neoliberaller, deşifre olmamak için bölgedeki mıntıka temizliklerine hız vereceklerdir.

Türkiye’nin 12 Eylül sürecine girişinde dahli olmuş, sonra on yıla yakın Dünya Bankası’nda eğitim almış kişiyi rehber edinmiş, ANAP’ın mirasına sahip çıkmış, hatta partilerinin kuruluşunda eski Diyanet İşleri Başkanını, ihtilâlin başı olan cuntacıya fetva için Marmaris’e göndererek oradan gelen emirlere harfiyen uymuş bir siyasî hareket, yani AKP; milletin iğfalinden ve müşevveşiyetinden yararlanarak sivil anayasa vaadinde bulunuyor. Ve hayatları darbecilere itiraz, demokrasiye yardım ve millî birlik-beraberliğe gayretle geçmişleri de, kabulü gayr-i mümkün duaya amin demeye çağırıyor.

Fıkıhtaki meşhur kaideyi biliyoruz. “El-Katilu La Yerisu” (Miras için katleden, verasetten mahrumdur.) İhtilâlin, demokrasimizin katli olduğunda müttefik........

© Yeni Asya