Risale-i Nur umumun malıdır
Eski Said, Yeni Said ve Üçüncü Said olarak vasıflandırdığı bu üç devresinde, değişmeyen hedefi doğrudan doğruya Allah’ın rızasına dayanarak, iman ve Kur’ân hakikatlerine hizmet etmektir.
1926 yılından itibaren Burdur ilinde “Nur’un İlk Kapısı” adındaki eser ile Yeni Said döneminde telif edilmeye başlayan Risale-i Nur tefsirleri, en son 1959 yılında Ankara’ya geldiğinde, Beyrut Palas otelinde bazı talebelerine verdiği vasiyetnamesi hükmündeki dersiyle sona erdi. Bu dersten sonra da Bediüzzaman Hazretleri 23 Mart 1960 tarihinde Urfa ilinde ruhunu Rahman’a teslim etti.
Bediüzzaman Hazretlerinin sağlığında ve 1956 yılından itibaren matbaada yeni harflerle basılmaya başlanılan Risale-i Nur tefsirleri, zamanla yirmiye yakın yayınevi tarafından basılır oldu. Aslına uygun olarak basılmak şartıyla, elbette muhtelif yayınevleri bu eserleri basabilir ve neşredebilir. Çünkü, bu konuda Bediüzzaman Hazretleri şu çok önemli tespiti yapmaktadır: “Elbette kanaatiniz gelmiş ki, bu fakir kardeşiniz ene [benlik] ile meydana çıkmamış. Sizi enesine hadim [hizmetkâr]........
© Yeni Asya
