menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Teşebbüs, tevekkül ve netice

9 4
13.08.2025

Kezâ, şu âlemde tesadüfe tesadüf edilmediği gibi, âlemde tesadüfe de yer yoktur. Zerreden en büyük kürelere kadar, büyük-küçük her şey ince ve dakik hesaplarla takdir ve tayin edilmiş. Hesaplarda en ufak bir hata, en küçük bir sapma yoktur.

Netice de, burada fânî, ölümlü her mahluk bir “Hesap Günü”ne doğru gidiyor. En esaslı hesaplaşma orada olacak, herkesin hesabı orada görülecek, tartılacak; herkes ona göre ya mükâfat, ya mücâzat görecek. Dolayısıyla, buradaki herkesin hesabını-kitabını ona göre yapması, hayat ve harekâtını ona göre düzenlemesi lazım geliyor.

«

Meselenin can damarı şudur: İhlâs ve sadâkat dairesi içinde kalanlar, öncelikle üzerine düşen vazifeye bakar. Lüzumlu gördüğü hizmetler için “Niyet hayır, âkıbet hayır” diyerek harekete geçer. Gayrete gelir. Sebeplere teşebbüs eder. Ardından tevekkül ile neticeyi Cenab-ı Hakk’a bırakır.

Evet, doğru olanı budur.........

© Yeni Asya