Güç ve korku paranoyası
Öte yandan, ölüm-hastalık-düşme-yaralanma korkusu var ki, o da “hıfz-ı hayat” için verilmiş; yoksa, hayatı azaba çevirmek için değil.
Korkunun bir başka türü şudur: Yılandan-akrepten çekinir gibi, manevî günahlardan çekinerek, iman ve takvâ kalesine sığınmaya çalışmak.
Bilinmesi gereken bir başka nokta, birinin şerrinden, iftirasından, düşmanlık etmesinden çekinmek hususu ki, bazıları tarafından “korku” kategorisine konulsa da, bunun aslı klasik manadaki “korkmak” değil; belki, Allah’a sığınmak, istiaze etmek manasındaki “çekinmek”tir. Dolayısıyla, bu ikisini birbirine karıştırmamalı. Aksi hâlde, paranoyalık bir maraz da burada tezâhür eder.
Yazının ana konusunu ise, kısaca “beşerî korku” diye tâbir etmek mümkün. Yani, insanların birbirinden korkması, yahut tehditle ve güç gösterisiyle başkalarını korkutmaya çalışmak. Şimdi bu noktaya bir miktar tahşidat yapmaya çalışalım.
«
Hâl-i âlemde şimdi bâriz şekilde görülen şu “güç ve korku” meselesini düşünürken, aklıma birçok husus geldi; hafızamda birçok cümle kurulumu şekillendi.........
© Yeni Asya
