menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Doğruyu olduğu gibi yansıtmalı

13 1
27.10.2025

Hemen bu noktada bir ölçüyü daha hatırlatarak devam edelim: “Her dediğin doğru olmalı; fakat, her doğru her yerde söylenmez.”

Bu ölçüden âcizâne şunu anlıyorum: Yazdıkların, anlattıkların muhakkak doğru olmalı. Lâkin, duyduğun, bildiğin, gördüğün her doğruyu her yerde anlatmak doğru değildir. Meselâ, söylediğin doğrular bir yerde aksülamel meydana getiriyorsa, hatasını düzeltme imkânı olan bir insanın ümidini kırıyorsa, hayatını karartıyorsa, kişinin nefsini ıslâh etme imkânını elinden alıyorsa, yahut telâfisi imkânsız sakıncalara yol açıyorsa, o doğruyu söylemek doğru olmaz.

Evet, bunlar gibi kritik noktalarda başkasına zarar vermeyecek şekilde hareket etmek de “doğruluk” hesabına geçer. Yani, zarar verecek, tahribata yol açacak doğruları söylememek de doğruluktur.

«

Öte yandan, herkes için faydalı, yahut ufuk açıcı doğruları yarım yamalak anlatmamak da doğru değildir.

Dahası, bir doğrunun yarısını anlatmak hilekârlıktır, sahteciliktir. Mert olan bir insan, hileye, kandırmaya yönelik şeylere tenezzül etmez.

Meselâ, maaşlara ne kadar zam yapıldığını milletin başına vura vura, hatta gözüne soka soka anlatıp da, su, elektrik, gaz........

© Yeni Asya