Ankara’da esaslı tamirat var
Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey tarafından hazırlanan bir kanun teklifi o gün Millet Meclisi tarafından kabul edilerek Anadolu sathında yürürlüğe konuldu. Bu kanun maddesi, “Sarhoşluk veren şeylerin önlenmesine dair” olup resmî kayıtlarda “Men-i Müskirat Kànunu” ismiyle yer aldı.
Üstad Bediüzzaman, dostu Ali Şükrü Beyin öncülük etmesiyle Millet Meclisi’nin kabulüne mazhar olan bu kanun maddesinden dolayı hem memnun olur, hem de “Anadolu Hükûmeti”nin milletin iradesini temsil makamında olduğu tesbitinde bulunur. Bu hayırlı gelişme hakkında, Tulûât isimli eserinde şu ifadeleri kullanır: “Câ-yı dikkattir ki: Merkez-i Hilâfet [İstanbul], uleması ve Dârülhikmet ve zabıta-i ahlâkiye ile fuhuş, işret, kumar gibi kebairi izale değil, tevkif edemediler. Anadolu hükûmetinin bir emriyle, bütün işret, kumar gibi kebairler men’edildi.” (Haşiye)
Ankara, bir asrı aşan süredir devlet, hükûmet ve siyasetin yeni merkezidir. Aynı zamanda Anadolu coğrafyasının da merkezinde sayılır. Yüz yıllık süre içinde, yukarıda örneğini vermiş olduğumuz gel-gitli hadisenin pekçok benzeri yaşandı.
Bizim maksadımız ve muradımız, bütün Türkiye’ye sirayet etme istidadında olan buradaki maddî-mânevî havanın güzelleşmesi, menfiden müsbete doğru kanalize edilmesidir.
........© Yeni Asya
