“Boykotajlarla harb-i iktisadî”
Bundan 117 sene evvel Osmanlı’nın liman şehirlerinde görülen boykot ve protesto gösterileri, Avusturya’nın Bosna-Hersek’i kendi topraklarına ilhak etmesi sebebiyle vuku bulmuştu.
Demek ki, ateşli savaş olmaksızın da zalim ve işgalcileri caydırıcı ve onlara ders verici bazı faaliyetler yapılabiliyormuş.
Başlıktaki ifade, yine aynı günkü yazının son paragrafında geçiyordu. Bediüzzaman Said Nursî’nin Mayıs 1909’da Divân-ı Harp Mahkemesindeki müdafaasında kullanmış olduğu bu orijinal ifadeler, günümüz dünyasında geçerliliğini korumaya devam ediyor. Meselâ, ateşli silâhlarla hiçbir devletin geri adım attıramadığı zalim işgalci İsrail’e karşı bir “harb-i iktisadî” pekâlâ yapılabilir. Gerçi “boykot ürünleri” adı altında bir şeyler yapılıyor gibi görünüyor. Ama, bu hem bilinçli, tahkikli ve kontrollü değil, hem de devleti yöneten kadro maalesef bunun tam tersi yönde bir politika takip ediyor.
Şu da var ki, günümüz dünyasında, birçok ülkenin insanları kendi hükümetlerinin İsrail lehindeki politikalarına rağmen, onlar hem aleyhte protesto gösterilerinde bulunuyor, hem de gayet tahkikli bir şekilde İsrail markasını taşıyan ürünlere........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d