Yine “kayyım kutuplaştırması”yla...
Bilindiği gibi daha geçen dönemlerde yargının “temiz” kağıdı verdiği, yüksek yargı organı Yüksek Seçim Kurulu’nun onayıyla girdikleri seçimlerde HDP’den seçilen belediye başkanlarının hemen hemen hepsi (65 belediye başkanı) hiçbir mahkeme kararı olmadan görevden uzaklaştırılıp yerlerine seçilmiş Belediye Meclisi’nden değil de “iktidar cephesi”nden aday olup seçilememiş partili adayların, partili Cumhurbaşkanı’nın atadığı mülkî âmirlerin “kayyım” olarak atanmasıyla halkın seçme ve seçilme hakkı gasbedildi.
Sırf siyasî sâiklerle salgında ve depremde özellikle muhalefet belediyelerinin vatandaşlara yardıma koşmaları, ilk yardım, arama ve kurtarma ekipleri engellendi. Yiyecek-içecek, giyecek yüklü yardım TIR’larına el konularak âfet bölgelerine sokulmadı. Dahası üzerlerine valiliklerin, iktidara yakın derneklerin afişleri asılarak sözkonusu yardımları kendilerinin yaptığı yanıltmasına tevessül edildi. Kurdukları çadır-konteynır kentleri kaldırıldı. Seyyar hastaneleri, aşevleri kapatıldı. Toplanan yardım paralarına el konularak bloke edildi.
PARTİZANCA UYDURMALARLA SİYASET
31 Mart seçimlerinden sonra da bir yandan “çözüm” ve “barış”tan dem vurulurken diğer yandan vatandaşların iradesini ortadan kaldıran, demokrasi ve hukuk dışı dayatmalara devam edilmesi; hukukun temel esaslarının başında gelen kişinin suçunun mahkemece ispat edilinceye kadar suçsuz sayılmasını öngören “mâsuniyet karinesi” berhava edilerek önce Hakkari Belediye Başkanı’nın, ardından yine her biri yüz binlerce - milyonlarca vatandaşın oyuyla seçilmiş muhalefete mensup Türkiye’nin en büyük ilçesi Esenyurt Belediye........
© Yeni Asya
