Çok gizli kamuoyu idaresi
Kendisi bu konuda millete dert anlatmakla meşguldü. Çarşı karışmıştı yani.
Hiçbir soruya gerçek bir cevap veremiyor olması onun da soranların da canını sıkıyordu. Ne de olsa yasak gelmişti. Sadece dinliyordu. Bir de arada bir “Bilmedikleriniz var” diyordu.
Bizi görünce ve alıcı olduğumuzu anlayınca kolumuza girdi, azıcık uzaklaştık ve “Ben sabahları çok güzel bir yerde denize giriyorum, yarın sabah sen de gel, boş oluyor, güzel güzel yüzeriz” dedi ve “Olur” dememize bile fırsat vermeden yeri tarif etti.
***
Emir büyük yerden gelince uyulur. Koskoca vekil. Gittik elbette.
Denizde cep telefonlarımız ve diğer cihazlarımız yanımızda olamıyor. Koruması da mecburen uzakta kalıyor. Böylece teknolojiden ve casus kulaklardan uzakta baş başa kaldık.
Biraz yüzdük, biraz çevreyi süzdük. Çokça da sohbet ettik.
Komisyonun amacından ve muharrik kuvvetlerden başlayarak her konudaki sorularımızı samimiyetle cevapladı. Hatta sormadıklarımızı da cevapladı.
Ayrıntıları anlatamayacağız. Çünkü insan rüyadan uyanınca gördüklerinin ve duyduklarının çoğunu unutuyor. Hele aç........
© Yeni Asya
